CİNSEL İSTEKSİZLİK

Cinsel istek nedir? Cinsel istek, kadınlarda ve erkeklerde cinsel partneri ile cinsel ilişkiye girme arzusudur. Cinsel istek, cinsel sağlık açısından önemli bir unsurdur.

CİNSEL İSTEKSİZLİK

Cinsel isteğe partnerle ilişkiye girme arzusu yanında cinsel içerikli rüya görme, fantezi kurma, erotik içerikli materyallere ilgi duyma da eşlik etmektedir.

Cinsel arzu işitsel, görsel, kokusal, dokunsal, tatsal algılar sonucunda uyarılabilir. Aslında bedeni sağlıklı olan ve herhangi bir hormonal problemi olmayan her insanda cinsel istek ve arzular bulunmaktadır.

Cinsel İsteksizlik (Cinsel Soğukluk)

Cinsel isteksizlik, yeterli cinsel uyarı olmasına rağmen (kadın veya erkekte) cinsel istek duyulmaması durumu olup “cinsel istek bozuklukları” grubunda yer almaktadır. Halk arasında tam karşılığı olmasa da “frijidite” veya “cinsel soğukluk” olarak da adlandırılmaktadır. Halk arasında cinsel soğuk olan kadınlar “frijit” olarak adlandırılmaktadır.

Cinsel isteksizlik, cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması veya hiç olmaması şeklinde de tanımlanabilir.

Cinsel isteksizlik türleri nelerdir?

Cinsel isteksizlik, görülme şekli açısından iki türlüdür:

Primer Cinsel İsteksizlik: Cinsel istek durumunun ergenlik döneminden itibaren olmaması.
Sekonder Cinsel İsteksizlik: Önceden cinsel istek sorunu olmayan bir kişide daha sonra ortaya çıkan cinsel istek sorunu şeklindedir.

Bazan de cinsel istek azlığı kişilerde yoğun iş hayatı, stres gibi nedenlere bağlı olarak “dönemsel” olarak da görülebilmektedir.

Cinsel istek azlığı probleminin görülme sıklığı nedir?

Cinsel isteğin az olması kadınlarda cinsellikle ilgili en yaygın şikayetlerdendir. Cinsel isteksizlik toplumun % 20′sinde görülen bir cinsel işlev problemidir. Kadınların yaklaşık % 33′ünün hayatlarının bir döneminde cinsel ilgi ya da istek azalmasıyla karşı karşıya kalacağı tahmin edilmektedir. Cinsel isteksizlik oranları yaşa bağlı olarak artmaktadır; 18-24 yaşları arasındaki kadınların % 32′si cinsel istek azlığından etkilenirken bu oran 30-34 yaş grubunda % 29.5 ve 35-39 yaş grubunda % 37.6′dır.

Cinsel istek neye bağlıdır?

Cinsel istek, sadece psikolojik bir durum gibi görünse de sıklıkla hormonal dengesizlik ya da tedavi gibi fiziksel durumlardan da etkilenmektedir.

İsteğin olması çeşitli faktörlere bağlıdır. Bunlar: Biyolojik içgüdü, yeterli özgüven (self esteem), cinsellikle ilgili önceki deneyimlerin olumlu olması, uygun bir cinsel eşin olması, birlikte olunan kişi ile cinsellik dışındaki alanlarda da iyi bir ilişkinin olması gibi. Bu alanların herhangi birinde sorun olması cinsel isteğin azalması ile sonuçlanabilir.

Frijidite, hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara bağlı olarak ortaya çıkabilir.

Cinsel isteksizlikte fiziksel ve psikolojik faktörler yer almaktadır. Cinsel isteksizliğin % 1′i fiziksel, % 99′u psikolojik nedenlere bağlıdır.

Cinsel İsteksizlikte Fiziksel Faktörler
Cinsel isteksizlikte rol oynayan fiziksel faktörler:

• Yaşlanma ve menopoz
• Kullanılan bazı ilaçlar (doğum kontrol hapları, kortizon içeren ilaçlar gibi)
• Alkolizm
• Böbrek, karaciğer ve kalp yetmezliği
• Tiroid hastalıkları (hipotiroidi)
• Kronik hastalıklar (Şeker hastalığı ve Yüksek tansiyon gibi)
• Nörolojik problemler (Multipl skleroz, Parkinson gibi)
• Ameliyatla rahimin alınması (histerektomi operasyonları)
• Hormonal dengesizlikler

İlişkide ağrı hissetme (disparoni)

Genital organlardaki iltihaplar, rahimin ters dönüklüğü (retrovert uterus), endometriosis gibi nedenlere bağlı olarak ağrılı cinsel ilişki olması (disparoni) kadının cinsel isteksizliğine neden olabilir. Aynı şekilde menopozda ortaya çıkan estrojen yetersizliğine bağlı vajinal kuruluk ve ürogenital atrofiler de isteksizlik sebebidir.

Cinsel İsteksizlikte Psikolojik Faktörler

Cinsel isteksizlikte rol oynayan psikolojik faktörler:


• Aşırı stres
• Kişiler arası ilişkilerdeki sorunlar
• Evlilik sorunları (Özellikle eşe karşı gizli öfke, kırgınlık, dargınlıklar)
• Beden şekli ile ilgili kaygılar
• Anksiyete (İçsel sıkıntılar)
• Gizli eşcinsellik
• Geçmişde yaşanan taciz, tecavüzler ve cinsel istismarlar
• Depresyon
Bazen kadın ve partnerinin kadın cinsel organlarının yapı ve fonksiyonlarını bilmemesi nedeni ile cinsel ilişki öncesinde kadının uyarılması sağlanamamakta, bu durumdaki kadın da cinsel istek duymamaktadır.

Yine, cinsel travma (tecavüz ve tacizler), önemli yaşam olayları (ailede birinin ölümü, çocuk doğumu, taşınma gibi) ve cinsel ilişki ile bazı olumsuz anıların yerleşmesi gibi durumlar da psikolojik nedenler arasındadır.

Bazı durumlarda bir kadının cinsel ilişkide bulunması bir suç veya günah olarak algılanabilmekte, bağlantılı olarak cinsel arzu duymak suçluluk duygusuna neden olabilmektedir.

Cinsel isteksizlik problemi genç kızlıktan bu yana olabileceği gibi çoğunlukla normal cinsel fonksiyonu olan kadında sonradan da ortaya çıkabilir.

Bazen cinsel istek azalması bir ilişkideki bozulmanın bir işareti de olabilir. Öfkeli, korkulu ya da zihni dağınık kişiler genellikle cinsel yakınlık için istek duymazlar. Cinsellikten uzun süre uzak kalmak da cinsel dürtüyü bastırabilir.
Cinsel İstek Bozukluklarında Tedavi

Cinsel istek bozukluklarında tedaviye başlamadan önce bir jinekolog tarafından basit bir jinekolojik muayene yapılması önemlidir. Aslında tüm cinsel sorunlarda öncelikle bir jinekolojik değerlendirmenin önemi büyüktür.
Jinekolojik muayene sırasında kadının cinsel hazzını etkileyebilecek fiziksel nedenler araştırılır. Cinsel ilişkide ağrıya (disparoni) neden olabilecek durumlar (vajinit, vulvar vestibulit sendrom, batın ameliyatlarına bağlı gelişen yapışıklıklar) değerlendirilir. Hastanın varsa kronik rahatsızlıkları, nörolojik problemleri, kullandığı ilaçlar dikkate alınır.

Cinsel isteksizlik %1 oranla fiziksel nedenlere bağlıdır. Bu tür durumlarda jinekolog veya ilgili branş hekimi tarafından nedene yönelik tedaviler uygulanır.
Daha sonra herhangi bir problem görülmeyen ve cinsel isteksizlik problemi psikolojik nedenlere bağlı olduğu düşünülen hastalara cinsel terapi uygulanır.

Cinsel terapi öncesi hastadan genel bir cinsel öykü, aile öyküsü ve geçmişi ile ilgili detaylı bilgiler alınır. Cinsel sorunu körükleyen bilinç altında yatan psikodinamikler tespit edilir.
Daha sonra hastalara genel psikolojik durumları ile ilgili ve cinsellikle ilgili bilgiler verilir. Yanlış ve eksik bilgiler düzeltilir. Cinselliğe “yeni bir bakış açısı” kazandırılır. Aile içi problemleri var ise “aile terapisi”verilir. Tüm cinsel sorunların çözümünde olduğu gibi bu konuda da cinsel terapi veren terapistin tecrübesi ve bilgisi son derece önemlidir.

Cinsel isteksizlik tedavisinde daha sonra “davranışsal terapi” adı verilen bir takım uygulamalara geçilir. Bu şekilde kişinin kendi bedenini tanıması sağlanır.

Erkek eş ile ilgili bir takım sorunlar (erken boşalma, sertleşme sorunu gibi) var ise eş zamanlı olarak bu problemler de tedavi edilir. Erkek eşe ait cinsel tecrübe eksikliği var ise yine bu konuda da destek sağlanır.
Bu arada bir tarafından cinsel “erojen (duyarlı) bölgeler”(meme uçları, klitoral bölge, kulak çevresi, boyun, bacaklar gibi) ve bunların nasıl uyarılacağı çiftlere anlatılır. Kadına çatı kaslarını kasıp gevşetme egzersizleri (kegel egzersizleri) öğretilerek vajenin daha duyarlı hale gelmesi sağlanır.

Cinsel tedavilerde tedavinin kişinin problemine uygun jinekolog şekilde”bireyselleştirilmesi” de son derece önemlidir.

Cinsel isteksizlik, bir cinsel terapist eşliğinde aşama aşama ve bir takım ev ödevleri ile aşılmaktadır. Ev ödevlerinin bir kısmı kişi tarafından bir kısmı da eş tarafından uygulanmaktadır.
Cinsel isteksizlik problemin çözümünde erkek eşin dayanışması, iletişim, güven ve ev ödevlerinin düzenli yapılması önemli yer tutar. Sorunun çözümü genelde 6 ile 12 seans arasında sürebilmektedir.
Cinsel tedavilerde rahatlama ve gevşeme (relaksasyon egzersizleri), masaj, masturbasyon, cinsel birleşme tekniklerinin öğretilmesi ve değişik cinsel pozisyonların anlatılması son derece önemlidir.

Tedavilerde kullanılan CD, DVD, maket ve smilatörler tedavinin anlaşılabilmesini kolaylaştırılır.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER