KONUT SEKTÖRÜ S.O.S. VERİYOR

Konutta alarm zilleri çalıyor. Faizler yükseldi, teşvikler bitti, gayrimenkul sektöründe işler karıştı.

KONUT SEKTÖRÜ S.O.S. VERİYOR
KONUT SEKTÖRÜ S.O.S. VERİYOR

Konutta alarm zilleri çalıyor. Faizler yükseldi, teşvikler bitti, gayrimenkul sektöründe işler karıştı. Yavaşlayan talebi canlandırmak için kampanyalara sarılan inşaatçılar hükümetten kalıcı çözüm istiyor.
PİYASA YAVAŞLIYOR, SATIŞLAR AZALIYOR
Konut satışları 2017'de yılın ilk yarısındaki güçlü seyrin etkisiyle 1 milyon 409 bin adede ulaşarak rekor kırsa da, yılın son çeyreğinde düşüş trendine girdi. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Türkiye genelindeki konut satışları aralık ayında yüzde 7, kasımda yüzde 7.5, ekimde de yüzde 5.7 geriledi. İpotekli satışlar ise çok daha sert bir düşüş kaydederek aralık ayında yüzde 30.1, kasım ayında yüzde 23.9, ekim ayında ise yüzde 19.8 geriledi.

BORÇ VE BATIK ARTIYOR
İnşaat sektörünün bankalara olan borcu her geçen gün artıyor. 2016 yılında 150.9 milyar lira olan nakit kredi miktarı, 2017 sonu itibariyle 150.9 milyar liraya yükseldi. İnşaat sektöründe batık kredilerin tutarı ise 2014'te 3.8 milyar lira, 2015'te 4.3 milyar lira, 2016'da 6.2 milyar lira iken 2017'de 7.5 milyar lira oldu. Takipteki alacakların toplam kredilere oranı 2014'te yüzde 3.1 iken 2017'de yüzde 4.16'ya ulaştı.


GETİRİ AZALIYOR
Konut fiyatlarındaki artış hızı her geçen gün yavaşlıyor. Üç yıl önce hem ülke hem de şehir bazında prim liginin zirvesinde yer bulan Türk konut piyasası, geçen dönemde değer artışında son sıralara indi. Merkez Bankası Konut Fiyat Endeksi verileri de yıllık yüzde 11.33'lük artışla konutta getirinin enflasyonun gerisinde kaldığını ortaya koyuyor.


MALİYET YÜKSELİYOR
Arsa kıtlığını kentsel dönüşüm projeleriyle aşmaya çalışan konut üreticileri, artan inşaat maliyetlerini zaten yüksek olan daire fiyatlarına yansıtmamak için büyük çaba harcıyor. Sadece inşaat demirinin fiyatı 2017 yılında yüzde 50'ye yakın artarken, hazır betona sene başında gelen yüzde 45'lere varan zam oranı müteahhitleri kara kara düşündürüyor.


ÇIKIŞLAR HIZLANDI
Yüksek istihdam potansiyeli ve çok sayıda sektörü etkilemesiyle Türkiye ekonomisi açısından kritik öneme sahip inşaat sektörü en fazla şirketin kurulup kapandığı alanlardan biri. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin verilerine göre son 5 yılda kurulan her 4 inşaat şirketinden biri kapandı. 120 binden fazla şirket sektöre giriş yaparken çıkış yapanların sayısı 30 bini buldu.


İADE SIKINTISI
Maketten konut satışında tüketici herhangi bir gerekçe göstermeden 24 ay içerisinde sözleşmeyi iptal edebiliyor. Firmalar, sözleşme bedelinin yüzde 8'ine kadar tazminat talep ediyor. Konut alıcısını koruyan cayma hakkı, firmalarda finansman sıkıntısına yol açıyor. Ceza miktarının artırılmasını isteyen sektör, iadenin geçerli bir nedeninin olması gerektiğini belirtiyor.


İNŞAATÇI BANKACI GİBİ ÇALIŞIYOR
Konut kredisi faiz oranlarının yüzde 1'i aşıp son 6 yılın zirvesine çıkması hem konut edinmek isteyenlerin hem de yatırımcıların elini kolunu bağlıyor. Son bir yılda konut kredisi maliyeti yüzde 10 arttı. Bankadan 120 ay vadeyle 100 bin liralık kredi çeken bir vatandaş bir yıl öncesine kıyasla 17 bin lira fazla ödeme yapıyor. Genel ekonomik koşullarda borç yükü altına girmek konusunda tereddüt yaşayan vatandaş, mevcut konut kredisi faiz oranlarının yüksekliği nedeniyle ev hayalini erteliyor. İnşaat şirketleri ise 2015 yılından bu yana adeta bir banka gibi çalışarak faiz oranlarının 100 aya kadar sıfırlandığı ödeme planlarıyla alıcıları satış ofisine çekmeye çalışıyor.

DESTEK TALEBİ
Türkiye'de toplam inşaat sektörü üretiminin yarısından fazlasını oluşturan konut üretiminde de ivmenin devam etmesi için sektör oyuncuları destek çağrısı yapıyor. Mevcut ekonomik konjonktür, gayrimenkul stoku ve beklentiler dikkate alındığında, sektörü desteklemeye yönelik uygulamalara devam edilmesi önem taşıyor. Faiz, kentsel dönüşüm, vergi ve harçlar başta olmak üzere gayrimenkuldeki sorunlara dönemsel değil, kalıcı çözümler getirilmesini bekleyen geliştiriciler, konut fiyatlarını yukarı çeken ihale modeline son verilmesini talep ediyor.


KONUT STOKU ŞİŞİYOR
Bir dönem gayrimenkul piyasası için en çok sorulan sorulardan biri “Bu lüks ve pahalı evleri kimler alıyor” iken, şimdi ise “Bu kadar evi kim alacak” deniyor. Başta İstanbul olmak üzere son 15 yılda büyük şehirlerde inşa edilen milyonlarca konutun bir kısmı satıldı, bir kısmı elde kaldı. Arazi bolluğu nedeniyle konut inşa edilen kentlerin ücra yerlerinde arz fazlası büyürken, şehir merkezinde kentsel dönüşüm avantajıyla hayata geçirilen projelerde akşamları karanlıkta kalan dairelerin fazlalığı dikkat çekiyor. Toplam stok bilinmese de Türkiye genelinde son 5 yılda 800 bin adet evin elde kaldığı biliniyor. Şirketler, yapımı tamamlanan konut projelerinde satılamayan evleri kiraya vererek gelir elde etmeye çalışıyor. Son dönemde özellikle İstanbul'daki lüks projelerin satış ofislerinde “inşaat firmasından mobilyalı, beyaz eşyalı kiralık ev” ilanları dikkat çekiyor.


MAĞDURİYETLER ÇOĞALIYOR
Konut sektörünün içine girdiği darboğaz satıcılar kadar alıcıları, taşeron firmalar ve malzeme tedarikçilerini de olumsuz etkiliyor. Proje henüz maket aşamasındayken yatırım yaparak oluşacak değer artışından pay almaya çalışan vatandaşlar, geç teslim, tapu alamama, inşaat kalitesi gibi sorunlar nedeniyle mahkeme kapılarını aşındırıyor. Son üç ayda finansal problemlerin çoğaldığını belirten inşaat malzemesi sanayicileri ise en büyük sorunlarının tahsilat konusu olduğunu belirtiyor.

Kaynak/sözcu

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER