YALNIZLIĞIN BÖYLESİ

YALNIZLIĞIN BÖYLESİ

Yakın zamana kadar “bölücülük” naraları ile Kürtleri, “irtica” naraları ile de Türkleri diriltmeyenler Yeni Osmanlıcılığın ardından şimdilerde de dümen suyundan çıkıp kendi realiteleri ile müstakil politikalar uygulayan Türkiye için yeni bir söylem geliştirdiler.

Sadece kendine demokrat ikiyüzlü batı ve içimizdeki işbirlikçilerin dillendirdiği yeni söylem: “YALNIZLIK”

Kimsenin “Yeni Osmanlıcılık” iddiası olmadığı halde, tarihimizi referans almaya başlamamızı art niyetli bir takım çevrelerin üstüne basa basa Osmanlıcılık olarak pazarlamalarındaki amaç, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin diğer Müslüman halkların gönüllerinde yer bulan politik adımlarını baltalamaktan başka bir şey değildir.

Güney coğrafyamızda(Orta Doğu) mezhep çatışmalarının her geçen gün şiddetlenmesi, egemen güçlerin Şii hilaline karşı Sünni çemberi oluşturma gayretlerinin sonucudur.

Güney coğrafyamızda sular durulmak bilmezken, Türkiye’nin kapasitesinin sınırlarını çizmeye alışmışların bugün ülkemize karşı sergiledikleri saldırgan ve küçümser tutumların sebebi kurulu  düzene gösterilen muhalefettir.

 Asya ve Afrika’nın kaynaklarını sömürerek semiren sahtekar Batı, Türkiye’nin demokratikleşmesinin ve demokrasinin evrensel değerlerini sömürülen coğrafyalara yaymasının önünü kesmeye çalışarak  halkların uyanışını engellemek isterken, bu sırada baskıcı rejimleri ile halkını sindiren krallar da Türkiye’nin ayak seslerinden ürkmeye başlamış, yakın zamanda halklarının demokrasi için talepkar olabileceği endişesine kapılmışlarıdır.

EVET TÜRKİYE YALNIZDIR

Ama nerede, nasıl bir yalnızlıktır bu?

One minute, Mavi Marmara, MİT atamaları, Mesut Barzani, Muhammed Mursi ile münasebetler vb. olaylarla kurulu düzene muhalefet  etmenin ; kendi  iç dinamiklerini kullanarak ürettiği politikaların neticesinde global dizayna başkaldırının adıdır   yalnızlık.

Kızılderililerin katlinden kafatası müzesi kuran VAHŞİ BATI’ nın Balkanlar’dan sabıkalı AB’nin Sadece kendine Müslüman gerici ARAP REJİMLERİnin zulme alkış tuttuğu esnada mazlumun yanında saf tutmaktır yalnızlık.

Haklıya haklı, haksıza haksız derken ki cesaretin meyvesidir yalnızlık.

Darbeye darbe diyebilmek, halkın ve Hakk’ın yanında yer alabilmenin mükafatıdır yalnızlık.

Teslimiyetçilikten sıyrılıp, rasyonalist politikalar izlemenin adıdır yalnızlık.

Afganistan’da, Bosna’da, Sudan’da, Somali’de en güvenilen Mehmetçik olmanın adıdır yalnızlık.

Ateşin ortasında Rabbi’ ne sığınan biri olduğunu bilip, su taşıyan karıncanın halidir bu yalnızlık.

Dünya  kan gölüne dönerken tüm mazlumların yanında olan tek ülke TÜRKİYE dir.

Suriye’de ,Mısır’da keskin nişancılar masum halkı av gibi hedef alırken Arakan’ da Müslümanlar diri diri yakılırken Kerkük te Musul’da Türkmenler yok edilirken Yüzlerce Kürt can derdiyle göçe mecbur bırakılırken Daha bugün (26 Ağustos 2013) Doğu Türkistan’ın Yılkıkı kasabasında 15 kişi “ yasadışı ibadet eden teröristler” diye öldürülmüşken ; bunun gibi daha birçok acıyı yüreğimizde hissettiğimiz için yalnız isek bırakın yalnız olalım.

Sessiz yığınların sesi olmak yolunda yalnız isek bırakın yalnız  olalım GEÇMİŞTE HATALARIMIZ OLMADI MI…

Elbette oldu, hem de çok.

Bazen hem sessiz kaldık hem de yalnız kaldık.

Ama yavaş yavaş dersimizi almaya başladığımızı düşünüyor telafi konusunda birbirimizi ötelemeden dikkatli ,ivedi ,doğru adımlar atmalıyız diye düşünüyorum

Gülşen YİĞİT

YORUM EKLE