Cezaevlerindeki kötü muamele ve hak ihlali iddiaları ürkütücü boyutlara ulaştı. Türkiye’de 21 tip hapishane bulunduğunu belirten CHP Parti Meclisi Üyesi, İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, “Neredeyse alfabemizin tüm harflerini kullanarak, ülkeyi adeta bir hapishane cehennemine çevirenler, yine de insanları içine sığdıramadılar. ‘Yeni infaz kurumları yapacağız’ demek, yeni mahkûmlar da yolda demektir.” diye konuştu. 

ANKARA–(TBMM) Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun CHP’li üyelerinin, cezaevlerinden gelen tutuklu ve mahkûm şikâyetlerinin yerinde incelenmesi için komisyona ikinci kez başvurmasıyla birlikte gözler yeniden işkence ve kötü muamele iddialarına çevrildi. Komisyonun CHP’li üyesi, İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, “Zaten kötü olan şartların, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında daha da kötüleştiği görülüyor. Özellikle, darbe öncesinde ceza ve infaz kurumlarına yerleştirilen tutuklu ve hükümlülere yönelik kötü muamele, işkence ve hak ihlallerinin aleni biçimde yapıldığına yönelik kuvvetli kanıtlar var.” dedi. 

Hapishanelerdeki işkence iddialarının mutlaka araştırılması gerektiğini kaydeden CHP’li İlgezdi, OHAL ile birlikte özellikle infaz kurumlarındaki siyasi mahkûmlar üzerinde ciddi bir baskı kurulduğuna yönelik çok sayıda şikâyet aldıklarını; çıplak arama, işkence ve kötü muamele başta olmak üzere keyfi ve hukuksuz oda aramalarının, haksız disiplin cezalarının, kantin alışverişinde kota uygulamasının, basılı yayınların kısıtlanması veya yasaklanmasının, hasta mahpusların tedavilerinin yapılmamasının veya geciktirilmesinin sistematik hale getirildiğini söyledi.

Söz konusu işkence ve kötü muamele iddialarının iktidara yakın kesimlerce sadece darbe sanıkları üzerinden değerlendirildiğini kaydeden İlgezdi, “Cezaevlerinde sistematik hale gelen söz konusu bu iddiaları, sadece darbeciler üzerinden değerlendirmek ve ‘işkence iddiaları incelenmeyecek’ demek, kamuoyunu yanlış yönlendirmek anlamına geleceği gibi insan haklarına ve anayasamıza da aykırıdır. Bu hapishanelerde 15 Temmuz öncesinde de mahkum ve tutuklular vardı. Eğer cezaevindeki ihlaller incelenmeyecekse, TBMM çatısı altında Cezaevlerini İnceleme alt komisyonu neden kuruldu? Cezaevlerimiz bu anlayışa teslim edilmemeli.” diye konuştu. 

Son günlerde kamuoyuna yansıyan Şakran ve Tekirdağ cezaevlerindeki işkence ve kötü muamele iddialarının, Türkiye’deki hapishane gerçeğinin sadece görünen bir yüzü olduğunu kaydeden İlgezdi, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunu sorumluluk alarak, iddiaları ivedilikle yerinde incelemesi gerektiğini söyledi. 

Geçtiğimiz Bütçe görüşmeleri esnasında, Türkiye’deki Cezaevleri konusunda Hükümeti uyardığını hatırlatan CHP’li İlgezdi, “Birer gözdağı ve had bildirme aracı haline dönüştürülen infaz kurumlarında, ‘ceza içinde ceza’ sisteminin egemen olduğunu, son 14 yılda tutuklu ve mahkûm sayısında, yüzde 206 oranında artış olduğunu belirtmiştik. Bu sayı 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL ile birlikte arttı.” dedi. 

BAKANLIK NASIL ÖNGÖREMEMİŞ?

Özellikle 15 Temmuz sonrasında, Türkiye’nin dört bir tarafındaki hapishanelerden kötü muamele ve fiziki şartların yetersizliğine ilişkin kendilerine bilgiler aktarıldığını kaydeden CHP’li İlgezdi, “Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından 25 Ağustos 2016 tarihinde yapılan açıklamada, ‘tutuklu ve hükümlü sayısındaki artışın öngörülemediğini ve hızla yeni infaz kurumlarının yapımına başlanacağı’ belirtilmişti. Oysa 15 Temmuz darbe girişiminden önce, kapasitenin yetmediğini, 165 yeni cezaevinin yapılacağını zaten açıklamışlardı. 15 Temmuz sonrası, sadece 9 yeni cezaevinin daha program kapsamına alındığı anlaşılıyor. Yani, Bakanlığın, ‘tutuklu ve hükümlü sayısındaki artışı öngöremediğini’ söylemesi kabul edilebilir bir şey değil.” diye konuştu. 

Adalet Bakanlığının yeni hapishaneleri 5 yıl içerisinde tamamlamayı planladığını, bu süre zarfında mevcut tutuklu ve hükümlülere her geçen gün yenilerinin de ekleneceğini, böylelikle zaten yetersiz olan fiziki şartların daha da kötüleşeceğini belirten CHP’li İlgezdi, “öte taraftan yeni infaz kurumlarıyla kapasite, 100 bin 182 kişilik arttırılırken, Türkiye’de 100 bin yeni mahkûm mu yaratılacak?” diye sordu.