Özlem SARIÇAMLIK İle Baş Başa.

Özlem SARIÇAMLIK İle Baş Başa.

Adımız aynı, memleketimiz aynı… Hayata bakış açılarımız aynı…

Aslında bir metrobüs ve dolmuş hikâyesi de diyebilirsiniz bu duruma.

Neyse o durum çok farklı…

Yani bizim Adaş ile tanışmamız.

Özlem SARIÇAMLIK Kimdir kısaca tanıyalım.

Biz nasıl tanıştık e onu da bir zaman anlatırım…

İyi keyifler…

Özlem SARIMÇAMLIK Kimdir?


1982 İstanbul/Şişli doğumlu olan Özlem SARIÇAMLIK, ilk, orta ve lise öğrenimini Eyüp İmam Hatip Lisesinde tamamladı. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nde Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama dalında eğitim gördü. Tiyatroya ilkokul beşinci sınıfta başlayan SARIÇAMLIK amatör ekiplerde çalışmaya başlayarak profesyonelliğe adım attı. Şu an Tiyatro sanatçısı olarak özel bir Tiyatro Merkezinde Drama öğretmenliği yapmaktadır.


Yeteneğim en büyük veli nimetim…


Tiyatro eğitimi almadım. Var olan bir yetenek vardı ki ilkokul beşinci sınıftan bu yana öğretmenlerimin desteği ile şu an bu mevkideyim. Bana çok büyük destek veren ilkokul öğretmenim Şerif KIZILKAYA benim içimdeki yeteneği görmüş olmalı ki oynayacağımız tiyatroda bana başrol vermişti. Hala görüşüyoruz ve hala bana desteğini vermektedir.

Üniversiteyi kazandığım zaman farklı bir bölümde okumanın heyecanı vardı fakat sosyal etkinlik kulvarında tiyatro kısmı benim için çok önemli idi. Okulda tiyatro kulübü kuruldu ve hemen üye oldum. Benim için önemli olan ve devam ettirmem için bir fırsattı. Okulumuz hocalarından Prof. Dr. Rahmi KAVAK Tiyatro seçmelerinde ve rol dağıtımlarında yanıma gelerek başrol senindir dedi.

‘’Sen yapamazsın’’diyenlere cevap verdim…

Ben bir tohum ekmiştim tiyatro adına ve attığım tohumların büyümesi için fırsatları değerlendirmem gerekiyordu. Okulda oynadığımız tiyatroyu Karabük halkına oynadık ve büyük beğeni toplamıştı. Bunun sevinci paha biçilemez bir duygu.

İki sene, iki ödül…

Okullar arası yapılan tiyatro yarışmasında ve birçok kişinin katıldığı yarışmada ismim okunduğu an benim heyecandan konuşamadığım bir andı. 2004 En iyi Bayan oyuncu ödülünü alarak yaptığım işi daha da pekiştirdim. Akabinde 2005 yılında en iyi Bayan Karakter oyuncu ödülünü aldım. Ödül bekler heyecandan duramıyorsunuz ve sessiz kalıyorsunuz. O anı unutamam…

Ailem tek desteğim…

Bir bayanın tiyatro oynaması belki de çok fazla desteklenen bir durum değildir. Fakat layıkıyla ve gerektiği gibi oynadığınız an, izleyiciye o hissi yaşattığınız an sizler bunun bir iş olmadığını bir görev olduğunu anlıyorsunuz. Ailem bana en büyük destekçim oldu. Başarabileceğimi ve başarılı olacağımı çok daha iyi anladım.

Taklit yapmak, tiyatro oynamak değildi…

Sahneye ilk adım attığımda rolümün görevini üstleniyorum. Erkek karakterini, yaşlı, genç, çocuk, iyi ve kötü bütün karakterleri oyunculuğun kurallarına göre oynamak gerekir. Bunları yapmak için çalıştım. İstanbul’a döndüğümde sevgili Edebiyat Öğretmeni olan Seza Hocam beni yanına çağırarak artık televizyonlarda önemli projelerde görmek istediğini ve özel kanallara özgeçmişimi bırakmam gerektiğini söyledi. Bu hayata bir asılıştı ya da bir ucundan tutmak.

Özel bir kanaldan gün alarak görüşmeye gittim ve konuştum. Çok zaman geçmeden beni altı bölümlük bir dizi için çağırdılar. Beni mutlu eden bir olay oldu ve oynamaya başladım. Oynamış olduğumuz dizi çok fazla beğenilince on bir bölüme kadar uzatma kararı alındı ve başarı ile tamamladık.

Öğretmenliğe geçiş bir dönüm noktası…


Yeni neslin bilgili yetişmesi ve muhafazakâr kesiminde başarılı bir iş çıkaracağını kanıtladığım söylenir. Tiyatro bir görevdir. İnsanlara empati yapması sağlanır. Bende bu görevimi tamamladığımı düşünerek Drama öğretmenliğine başladım. Şu an özel bir kurumda Drama öğretmeni olarak görev yapmaktayım…

’Huzur sokağı ‘’huzur verdi…

‘’Huzur Sokağı’’ tiyatrosu huzurun simgesi idi adeta. Hangi ilde ve hangi ortamda bu oyunu sergiledi isek çok büyük alkış aldık. Benimde çok sevdiğim bir romandı ve başrol oynamak, hissederek oynamak Şule Yüksel ŞENLER’İN kaleminden dökülen bu dizileri canlandırmak gerçekten huzur verdi…

Çankırılı hemşerilerime teşekkürler…


Çankırı’da oynadığımız tiyatro sonrası Çankırı Valiliğin, Çankırı Belediyesinin, Hanımlar lokalinin ve Çankırı halkının alkışları desteğin en büyüğü idi…

Emine ERDOĞAN’A oynamak guru verici…


Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN’IN eşi Emine ERDOĞAN’IN teşrifleri bizi çok mutlu etti. Muhafazakâr kesimin ışığı olarak nitelendirdiği tiyatromuzda kendisini görmek ve bizzat kendisine oynamak benim kariyer hayatımda bir nokta oldu.

Göz göze gelmemeye çalıştım. Çünkü heyecanlanırım ve hata yapmadan kendisine güzel bir oyun izlettirmekti amacım. Meclis Özel Dergisi aracılığı ile kendisine teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.

Sadece oyunun sonunda Özlem SARIÇAMLIK oluyorum…

Seyircilerimizi selamlamak bütün emeğin karşılığını almaktır. Bende aldığımı düşünüyorum. Son Sahnede kendim oluyorum…

Son sözlerinizi alalım…


Bütün izleyicilerime, sevenlerime ve adaşım Özlem Ilgaz’a çok teşekkür ediyorum.
Unutmayalım. Tiyatro taklit yapmak değildir, hissetmektir…



YORUM EKLE
YORUMLAR
sinan küpeli
sinan küpeli - 11 yıl Önce

duygulandım vede gururlandım.tebrikler ediyorum