Ayten Alpar, Ataşehir'de İstanbul'un Anadolu Yakası'na hitap edecek bir  eğlence kompleksini hayata geçirmeyi planlıyor. Hayat arkadaşı Ali  Ağaoğlu'nun destekleyeceği proje, restoranlardan sinemaya, diskodan  kafeye ve gazinoya kadar eğlence anlamında her şeyi içerecek. Ali  Ağaoğlu, "Böyle bir proje 30 milyon dolara mal olur. Tutmazsa paramı  geri isterim!" diyor.
Ali Ağaoğlu'nun üç evi var:
Ataşehir'de nikahlı eşi Semra Hanım'ın oturduğu evi, Ayten Alpar'ın  oturduğu Altunizade'deki ev ve "Bekarlık evim" dediği Vaniköy'deki evi.  Hep aşklarıyla gündemde olan Ali Ağaoğlu'nun ikinci evliliği pek  bilinmiyor.
"Eşim" dediği , da ilk kez konuşuyor. Ama bundan sonra kendisine  özellikle de ekonomi sayfalarında sık sık rastlayabilirsiniz. Çünkü  Ataşehir'de çok büyük bir yatırıma hazırlanıyor.
Yıllarca Ağaoğlu Şirketler Grubu'nda Satış Pazarlama Koordinatörü olarak  çalışan Alpar'la ilişkisini ve yaklaşık 30 milyon dolara mal olacak  eğlence merkezi yatırımını anlattı.
İKİNCİ EŞ OLMAYI İÇSELLEŞTİRDİ
Milliyet'e konuşan Ayten Hanım'ın 'ikinci' olmayı içselleştirdiğini, iki  eşi varken 'genç kızların sevgilisi' sıfatını gururla taşıyan Ali  Ağaoğlu'nu, "Çocuk ruhlu, 90'ına gelse de değişmez" diye kabullendiğini  gözlemledim.
KIZGIN BİR KADIN İSTEMİYORUM
* Ayten Hanım, Ali Bey'de sizi ne çekti?
Allah vergisi, doğal bir sempatisi var.
* Arkadaşlığınız nasıl başladı?
Yıllarca Ağaoğlu Şirketler Grubu'nda Satış Pazarlama Koordinatörü olarak  çalıştım. Düzce depreminde Uludağ'daki oteli depremzedeler için  kapattık. Ailem Düzceli. Düzce'deki çalışmaları ben organize ediyordum.  Sabahlara kadar çalışıyorduk o süreçte. O da iş delisi, ben de iş delisi  bir insanım. Aynı coşkuyla çalışan insanlardık, çalışırken zaman  geçiriyorduk. Kafalarımız, çalışma tarzlarımız çok örtüşüyordu. Önce  güzel bir arkadaşlık oldu aramızda, sonra ilişkiye dönüştü. 6 yıl sürdü  ilişkimiz bu şekilde.
* Şimdi?..
Ben çok anaç birisiyim. Ali sen bana annelik değil çocuğuna annelik yap  deyip, beni çocukla buluşturup ondan sonra kendi özgürlüğünü ilan etti.  Biz çok gezmedik, çok keyfini çıkaramadık. Onun nikahlı bir pozisyonu  olduğundan dolayı her zaman bir eziklik hissettim Semra Hanım'a karşı.  Ondan dolayı sevgimizle çok ortalıkta olmayı istemedik. Kimselere üzüntü  vermemek için geri planda yaşamak istedim bu durumu.
* Ali Bey şimdilerde ise tam tersi çok ortalarda. Ali Bey'in uslanacağına inanıyor musunuz?
İnanmıyorum. Çünkü onun ruhu 90 yaşına da gelse hiç değişmeyecek.
* Peki bizim magazin sayfalarında gördüklerimiz. Onlar aşk mı sizce gerçekten?
Bildiğimiz Romeo-Juliet aşkları olduğunu düşünmüyorum tabii ama zamane  aşkları. Kendisini gerçekten 22 yaşında hissediyor, ona heyecan veriyor  herhalde. Öyle günübirlik yaşadığını da zannetmiyorum. Öyle başlasa bile  Ali bir müddet sonra seviyor.
* Bu haberleri gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
İlişkimiz artık başka bir noktada olsa da, Ali özgürlüğünü ilan etmiş  olsa ve ben bunu kabullenmiş olsam da üzülüyorum tabii ki. Kimsenin  hayatı dört dörtlük değil. Genele bakmaya çalışıyorum bizi üzse bile  gönül almasını biliyor. Kızamıyorsunuz ki zaten çocuk gibi. Çocuk ruhlu  bir adam gerçekten.
* Zaten özgür bıraktınız...
Hiçbir kadın böyle bir şey yapmaz. Benim seçimim değil. Onunla birlikte  olan her kadın bilir ki Ali Bey anadan doğma özgürdür. Kimse onu  sahiplenemez.
* O size özgürlüğünüzü verdi mi?
Yıllarca Amerika'da kendi kendime yaşadım. Nereye gidiyorsun, nereden  geliyorsun gibi şeyleri yoktur. Güvenmese zaten ilişkiye girmez. O şuna  yüzde 100 inanıyor ki ona aşık bir kadın, başka kimseye aşık olamaz. Son  derece özgüvenli bir adam. Ben de onun üzerine bir daha başka bir  insanı gönlüme sokamadım. Üstelik beni çok özgür bırakmasına rağmen.  Ruhum, kalbim özgür değil.
* Çocuk yapmaya nasıl karar verdiniz? Direndi mi yapmayalım diye? Yoksa ortak karar mıydı?
Çok anaç bir kadınım. Ona da çok anaçlık yaptım. O da, "Çok iyi bir anne  olursun" dedi. Ben de ilişkimizin ilk yıllarında özellikle yaşamak  istediğim her şeyi yaşadım, yaptım. Özlemini duyduğum hiçbir şey  kalmamış dediğimde 35 yaşındaydım.
* İnsan intihar eder yahu böyle dediğinde...
Ben etmedim. Yapmak istediğim tek şey bir çocuğumun olmasıydı o noktada.  Sevgiyi, aşkı, dünyada bana yetecek maddiyatı 35 yaşında halletmiştim  tatmin anlamında.
* Semra Hanım'la görüşüyor musunuz?
Hiç görüşmüyoruz.
* Ali Bey iyi bir baba mı?
Çocukları gerçekten çok seviyor. Ama gerçekten çok yoğun. Yeterli vakti ayıramıyor.
* Ne kadar zaman geçiriyor burada?
İki gün üst üste geldiği de olur, 15 günde bir geldiği de olur. Yoğunluk temposuna göre değişiyor.
* Kimi kişisel deneyimleri nedeniyle, kimi de böyle öğrenegeldiği için  çoğu kadında erkeklere karşı genel bir kızgınlık vardır. Siz bu konuda  ne düşünüyorsunuz?
Erkeklerle kadınların doğalarının farklı olduğunu düşünüyorum. Kızmak  kendimizi üzmekten başka bir şeye yaramıyor. İçimde kızgın bir kadınla  dolaşmak istemiyorum. Bazen çevremdeki insanlar, erkekler yapar, gider,  geri döner gibi şeyler söylüyorlar. Ama ben hiç öyle düşünmüyorum, giden  gitmiştir, kalsaydı kalırdı. Beklentilerle kendimi hiç avutmadım.
Döneceğini düşünmüyorum, eğer böyle bir beklenti olursa insan yaşayamaz.  Öyle olsa son 5 yılım kayıp olacaktı. Hayatımı yaşamaya devam ediyorum,  beklemiyorum bir şey. Oturup evde beklesem dönecek mi, dönmeyecek mi  diye. Bununla baş edilmez ki, böyle yapan kadın kendisini diri diri  mezara koyar. O yüzden ben hayatı seviyorum ve yaşamaya devam ediyorum.
* Mert, "Babam niye bizimle yaşamıyor" diye sorduğunda ne cevap veriyorsunuz?
Mert başından beri hep bu yaşam biçimini bildiğinden dolayı bunu  sorgulamıyor. Hatta Mert, "Anne bizim böyle yaşamamız çok güzel" diyor.  Hayatımız böyle de çok güzel deyip keyfini çıkarıyoruz.
* Ayten Hanım, oğlunuz Mert'in doğumundan önce Ağaoğlu'nda çalışıyordunuz. Daha önce?
Net Holding'de çalışıyordum. 10 yıl çalıştım, satış pazarlamanın başındaydım yine.
* İyi bir satışçı mıydınız?
Çok iyi bir satışçıydım. Ve iş hayatına döneceğim yine.
* Ağaoğlu'na mı döneceksiniz?
Kendi işimi yapacağım bu kez. Satış pazarlamanın dışında yemesini,  içmesini, gezmesini seven bir insanım. Mert'i yetiştirirken de işe  gitmediğim için dünyayı dolaştım.
* Restoran mı açıyorsunuz?
Ataşehir bölgesinde ev sattım, hedef kitleyi çok iyi tanıyorum. Sadece  Batı Ataşehir'de 40 bin kişi yaşıyor. Doğu Ataşehir var. 2014'te finans  merkezi bitiyor bölgede. Bölge Londra'yla yarışacak düzeye gelmiş. Yaşam  alanlarını zenginleştirmek, kaliteli mekanlar, sinemalar, aktivite  alanlarıyla oraları canlandırmak gerekiyor. Bununla ilgili 24 saat  yaşayan, gece eğlenceleri de olacak bir eğlence kompleksi açacağım.
* Gece eğlenceleri, barlar, kafeler mi olacak?
Ailelerin gelip yemek yerken eğlenebileceği mekanlar lazım bu yakaya.  Restoran, disko, eğlence mekanları, sinemanın da olacağı bir kompleks  olacak. Şovlar olacak. Eski gazinoları canlandırmak istiyorum. Karşıda  bir Günay var ailelerin gidebileceği, başka da yok. Gençlerin  gidebileceği kaliteli disko da olacak. Yiyecek içecekl alışverişinizi  yaparken, oturup etinizi yiyebileceğiniz gündüz mekanları da olacak.  Yaklaşık 20 bin metrekare kiralanabilen alanı olacak. Dünyaca ünlü  birkaç yeme içme markasıyla görüşüyorum, komplekste yer alacaklar.
* Ali Bey ne diyorsunuz?
Sonuna kadar destekliyorum. Tutmazsa paramı geri isterim!
* Ali Bey, siz fizibilite adamısınız. Kaça mal olur böylesi bir proje?
30 milyon dolara mal olacak yeme içme ağırlıklı bir eğlence kompleksi  bu. Fenerbahçe Ülker Sports Arena'nın karşısındaki arsa üzerine  yapılacak. Bu arsanın değeri 80 milyon dolar. Bu Ayten'in projesi. Ayten  benim için çok özel bir insandır. Çocuğumun annesidir. Çok başarılı bir  işkadınıdır. Pazarlama koordinatörümüzdü bugün hala yerini doldurmuş  değiliz. Yeme, içme işi Ayten'in hobisi. Dünyayı gezdi, yıllarca  yaşadığı yurtdışında kurslara katıldı. İş hayatında çok başarılıydı,  geri dönsün istiyorum. Bu yakanın eğlence ihtiyacını karşılayacak çok  iyi bir eğlence AVM'si yapacağından hiç kuşkum yok.
Konakta şömine keyfi
* Ali Bey bu evde kullandığınız malzemeler diğer evlerde kullandıklarınızla aynı mı?
Burası tarihi bir konak. O nedenle bu ev aslına uygun yapıldı. Bu  sitedeki diğer 24 villadan da, yaptığım diğer evlerden de farklı.
* Evde daha çok beyaz renk kullanılmış kimin tercihi bu?
Ali Bey, dekorasyonu bana bıraktı ama yaptıktan sonra da beğendi. Hatta,  "Mimarisi ve tarz olarak benim en sevdiğim huzur bulduğum ev burası"  der. Bize biraz küçük de gelse çok sevdiğimiz için çok rahat  yaşıyoruz...
* Ali Bey siz neleri seçtiniz?
Parkeleri, televizyonları ben seçtim. Şömine de benim zevkim. Kesinlikle  yaşadığım evde bir şömine olmalı. O şömineyi kendim yakarım. Ev benim  keyfime hizmet vermeli, ben eve hizmetçi olmamalıyım. Evin her köşesini  doyasıya kullanırım. Bu evi seçerken lokasyonuna ve çocuk olduğu için  site olmasına dikkat ettim. Okula yürüyüş mesafesinde, iki yakaya da çok  yakın.
* Ali Bey ne hissediyorsunuz bu eve girerken?
Evin ikinci oğlu gibi hissediyorum Ayten'in anaçlığından. Öyle de davranıyorum. Huzur bulduğum bir ev.
22'lik Ağaoğlu!
Ayten Alpar, Ali Ağaoğlu'na oğulları Mert ile birlikte sürpriz bir  doğumgünü partisi düzenledi. 58 yaşına bassa da pastanın üzerinde  Ağaoğlu'nun kendisini hissettiği yaş olan 22 yazıyordu.
Kaynak : //www.internethaber.com/ali-agaoglu-ayten-alpar--405507h.htm#ixzz1oENdCS8L
Ünlü işadamı Ali Ağaoğlu'nun pek de bilinmeyen ikinci eşi yaşamını ve Ağaoğlu ile hayata geçireceği yeni projesini anlattı
Ayten Alpar, Ataşehir'de İstanbul'un Anadolu Yakası'na hitap edecek bir  eğlence kompleksini hayata geçirmeyi planlıyor. Hayat arkadaşı Ali  Ağaoğlu'nun destekleyeceği proje, restoranlardan sinemaya, diskodan  kafeye ve gazinoya kadar eğlence anlamında her şeyi içerecek. Ali  Ağaoğlu, "Böyle bir proje 30 milyon dolara mal olur. Tutmazsa paramı  geri isterim!" diyor.
Ali Ağaoğlu'nun üç evi var:
Ataşehir'de nikahlı eşi Semra Hanım'ın oturduğu evi, Ayten Alpar'ın  oturduğu Altunizade'deki ev ve "Bekarlık evim" dediği Vaniköy'deki evi.  Hep aşklarıyla gündemde olan Ali Ağaoğlu'nun ikinci evliliği pek  bilinmiyor.
"Eşim" dediği Ayten Alpar da ilk kez konuşuyor. Ama bundan sonra  kendisine özellikle de ekonomi sayfalarında sık sık rastlayabilirsiniz.  Çünkü Ataşehir'de çok büyük bir yatırıma hazırlanıyor.
Yıllarca Ağaoğlu Şirketler Grubu'nda Satış Pazarlama Koordinatörü olarak  çalışan Alpar'la ilişkisini ve yaklaşık 30 milyon dolara mal olacak  eğlence merkezi yatırımını anlattı.
İKİNCİ EŞ OLMAYI İÇSELLEŞTİRDİ
Milliyet'e konuşan Ayten Hanım'ın 'ikinci' olmayı içselleştirdiğini, iki  eşi varken 'genç kızların sevgilisi' sıfatını gururla taşıyan Ali  Ağaoğlu'nu, "Çocuk ruhlu, 90'ına gelse de değişmez" diye kabullendiğini  gözlemledim.
KIZGIN BİR KADIN İSTEMİYORUM
* Ayten Hanım, Ali Bey'de sizi ne çekti?
Allah vergisi, doğal bir sempatisi var.
* Arkadaşlığınız nasıl başladı?
Yıllarca Ağaoğlu Şirketler Grubu'nda Satış Pazarlama Koordinatörü olarak  çalıştım. Düzce depreminde Uludağ'daki oteli depremzedeler için  kapattık. Ailem Düzceli. Düzce'deki çalışmaları ben organize ediyordum.  Sabahlara kadar çalışıyorduk o süreçte. O da iş delisi, ben de iş delisi  bir insanım. Aynı coşkuyla çalışan insanlardık, çalışırken zaman  geçiriyorduk. Kafalarımız, çalışma tarzlarımız çok örtüşüyordu. Önce  güzel bir arkadaşlık oldu aramızda, sonra ilişkiye dönüştü. 6 yıl sürdü  ilişkimiz bu şekilde.
* Şimdi?..
Ben çok anaç birisiyim. Ali sen bana annelik değil çocuğuna annelik yap  deyip, beni çocukla buluşturup ondan sonra kendi özgürlüğünü ilan etti.  Biz çok gezmedik, çok keyfini çıkaramadık. Onun nikahlı bir pozisyonu  olduğundan dolayı her zaman bir eziklik hissettim Semra Hanım'a karşı.  Ondan dolayı sevgimizle çok ortalıkta olmayı istemedik. Kimselere üzüntü  vermemek için geri planda yaşamak istedim bu durumu.
* Ali Bey şimdilerde ise tam tersi çok ortalarda. Ali Bey'in uslanacağına inanıyor musunuz?
İnanmıyorum. Çünkü onun ruhu 90 yaşına da gelse hiç değişmeyecek.
* Peki bizim magazin sayfalarında gördüklerimiz. Onlar aşk mı sizce gerçekten?
Bildiğimiz Romeo-Juliet aşkları olduğunu düşünmüyorum tabii ama zamane  aşkları. Kendisini gerçekten 22 yaşında hissediyor, ona heyecan veriyor  herhalde. Öyle günübirlik yaşadığını da zannetmiyorum. Öyle başlasa bile  Ali bir müddet sonra seviyor.
* Bu haberleri gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
İlişkimiz artık başka bir noktada olsa da, Ali özgürlüğünü ilan etmiş  olsa ve ben bunu kabullenmiş olsam da üzülüyorum tabii ki. Kimsenin  hayatı dört dörtlük değil. Genele bakmaya çalışıyorum bizi üzse bile  gönül almasını biliyor. Kızamıyorsunuz ki zaten çocuk gibi. Çocuk ruhlu  bir adam gerçekten.
* Zaten özgür bıraktınız...
Hiçbir kadın böyle bir şey yapmaz. Benim seçimim değil. Onunla birlikte  olan her kadın bilir ki Ali Bey anadan doğma özgürdür. Kimse onu  sahiplenemez.
* O size özgürlüğünüzü verdi mi?
Yıllarca Amerika'da kendi kendime yaşadım. Nereye gidiyorsun, nereden  geliyorsun gibi şeyleri yoktur. Güvenmese zaten ilişkiye girmez. O şuna  yüzde 100 inanıyor ki ona aşık bir kadın, başka kimseye aşık olamaz. Son  derece özgüvenli bir adam. Ben de onun üzerine bir daha başka bir  insanı gönlüme sokamadım. Üstelik beni çok özgür bırakmasına rağmen.  Ruhum, kalbim özgür değil.
* Çocuk yapmaya nasıl karar verdiniz? Direndi mi yapmayalım diye? Yoksa ortak karar mıydı?
Çok anaç bir kadınım. Ona da çok anaçlık yaptım. O da, "Çok iyi bir anne  olursun" dedi. Ben de ilişkimizin ilk yıllarında özellikle yaşamak  istediğim her şeyi yaşadım, yaptım. Özlemini duyduğum hiçbir şey  kalmamış dediğimde 35 yaşındaydım.
* İnsan intihar eder yahu böyle dediğinde...
Ben etmedim. Yapmak istediğim tek şey bir çocuğumun olmasıydı o noktada.  Sevgiyi, aşkı, dünyada bana yetecek maddiyatı 35 yaşında halletmiştim  tatmin anlamında.
* Semra Hanım'la görüşüyor musunuz?
Hiç görüşmüyoruz.
* Ali Bey iyi bir baba mı?
Çocukları gerçekten çok seviyor. Ama gerçekten çok yoğun. Yeterli vakti ayıramıyor.
* Ne kadar zaman geçiriyor burada?
İki gün üst üste geldiği de olur, 15 günde bir geldiği de olur. Yoğunluk temposuna göre değişiyor.
* Kimi kişisel deneyimleri nedeniyle, kimi de böyle öğrenegeldiği için  çoğu kadında erkeklere karşı genel bir kızgınlık vardır. Siz bu konuda  ne düşünüyorsunuz?
Erkeklerle kadınların doğalarının farklı olduğunu düşünüyorum. Kızmak  kendimizi üzmekten başka bir şeye yaramıyor. İçimde kızgın bir kadınla  dolaşmak istemiyorum. Bazen çevremdeki insanlar, erkekler yapar, gider,  geri döner gibi şeyler söylüyorlar. Ama ben hiç öyle düşünmüyorum, giden  gitmiştir, kalsaydı kalırdı. Beklentilerle kendimi hiç avutmadım.
Döneceğini düşünmüyorum, eğer böyle bir beklenti olursa insan yaşayamaz.  Öyle olsa son 5 yılım kayıp olacaktı. Hayatımı yaşamaya devam ediyorum,  beklemiyorum bir şey. Oturup evde beklesem dönecek mi, dönmeyecek mi  diye. Bununla baş edilmez ki, böyle yapan kadın kendisini diri diri  mezara koyar. O yüzden ben hayatı seviyorum ve yaşamaya devam ediyorum.
* Mert, "Babam niye bizimle yaşamıyor" diye sorduğunda ne cevap veriyorsunuz?
Mert başından beri hep bu yaşam biçimini bildiğinden dolayı bunu  sorgulamıyor. Hatta Mert, "Anne bizim böyle yaşamamız çok güzel" diyor.  Hayatımız böyle de çok güzel deyip keyfini çıkarıyoruz.
* Ayten Hanım, oğlunuz Mert'in doğumundan önce Ağaoğlu'nda çalışıyordunuz. Daha önce?
Net Holding'de çalışıyordum. 10 yıl çalıştım, satış pazarlamanın başındaydım yine.
* İyi bir satışçı mıydınız?
Çok iyi bir satışçıydım. Ve iş hayatına döneceğim yine.
* Ağaoğlu'na mı döneceksiniz?
Kendi işimi yapacağım bu kez. Satış pazarlamanın dışında yemesini,  içmesini, gezmesini seven bir insanım. Mert'i yetiştirirken de işe  gitmediğim için dünyayı dolaştım.
* Restoran mı açıyorsunuz?
Ataşehir bölgesinde ev sattım, hedef kitleyi çok iyi tanıyorum. Sadece  Batı Ataşehir'de 40 bin kişi yaşıyor. Doğu Ataşehir var. 2014'te finans  merkezi bitiyor bölgede. Bölge Londra'yla yarışacak düzeye gelmiş. Yaşam  alanlarını zenginleştirmek, kaliteli mekanlar, sinemalar, aktivite  alanlarıyla oraları canlandırmak gerekiyor. Bununla ilgili 24 saat  yaşayan, gece eğlenceleri de olacak bir eğlence kompleksi açacağım.
* Gece eğlenceleri, barlar, kafeler mi olacak?
Ailelerin gelip yemek yerken eğlenebileceği mekanlar lazım bu yakaya.  Restoran, disko, eğlence mekanları, sinemanın da olacağı bir kompleks  olacak. Şovlar olacak. Eski gazinoları canlandırmak istiyorum. Karşıda  bir Günay var ailelerin gidebileceği, başka da yok. Gençlerin  gidebileceği kaliteli disko da olacak. Yiyecek içecekl alışverişinizi  yaparken, oturup etinizi yiyebileceğiniz gündüz mekanları da olacak.  Yaklaşık 20 bin metrekare kiralanabilen alanı olacak. Dünyaca ünlü  birkaç yeme içme markasıyla görüşüyorum, komplekste yer alacaklar.
* Ali Bey ne diyorsunuz?
Sonuna kadar destekliyorum. Tutmazsa paramı geri isterim!
* Ali Bey, siz fizibilite adamısınız. Kaça mal olur böylesi bir proje?
30 milyon dolara mal olacak yeme içme ağırlıklı bir eğlence kompleksi  bu. Fenerbahçe Ülker Sports Arena'nın karşısındaki arsa üzerine  yapılacak. Bu arsanın değeri 80 milyon dolar. Bu Ayten'in projesi. Ayten  benim için çok özel bir insandır. Çocuğumun annesidir. Çok başarılı bir  işkadınıdır. Pazarlama koordinatörümüzdü bugün hala yerini doldurmuş  değiliz. Yeme, içme işi Ayten'in hobisi. Dünyayı gezdi, yıllarca  yaşadığı yurtdışında kurslara katıldı. İş hayatında çok başarılıydı,  geri dönsün istiyorum. Bu yakanın eğlence ihtiyacını karşılayacak çok  iyi bir eğlence AVM'si yapacağından hiç kuşkum yok.
Konakta şömine keyfi
* Ali Bey bu evde kullandığınız malzemeler diğer evlerde kullandıklarınızla aynı mı?
Burası tarihi bir konak. O nedenle bu ev aslına uygun yapıldı. Bu  sitedeki diğer 24 villadan da, yaptığım diğer evlerden de farklı.
* Evde daha çok beyaz renk kullanılmış kimin tercihi bu?
Ali Bey, dekorasyonu bana bıraktı ama yaptıktan sonra da beğendi. Hatta,  "Mimarisi ve tarz olarak benim en sevdiğim huzur bulduğum ev burası"  der. Bize biraz küçük de gelse çok sevdiğimiz için çok rahat  yaşıyoruz...
* Ali Bey siz neleri seçtiniz?
Parkeleri, televizyonları ben seçtim. Şömine de benim zevkim. Kesinlikle  yaşadığım evde bir şömine olmalı. O şömineyi kendim yakarım. Ev benim  keyfime hizmet vermeli, ben eve hizmetçi olmamalıyım. Evin her köşesini  doyasıya kullanırım. Bu evi seçerken lokasyonuna ve çocuk olduğu için  site olmasına dikkat ettim. Okula yürüyüş mesafesinde, iki yakaya da çok  yakın.
* Ali Bey ne hissediyorsunuz bu eve girerken?
Evin ikinci oğlu gibi hissediyorum Ayten'in anaçlığından. Öyle de davranıyorum. Huzur bulduğum bir ev.
22'lik Ağaoğlu!
Ayten Alpar, Ali Ağaoğlu'na oğulları Mert ile birlikte sürpriz bir  doğumgünü partisi düzenledi. 58 yaşına bassa da pastanın üzerinde  Ağaoğlu'nun kendisini hissettiği yaş olan 22 yazıyordu.
Kaynak : www.internetsonhaber.com
                                    
            
              Güncelleme Tarihi: 05 Mart 2012, 11:22
            
            
                      
                             
                          
                    
Ali Ağaoğlunun İkinci Eşi, Ayten Alpar İlkkez Konuştu
Ünlü işadamı Ali Ağaoğlu'nun pek de bilinmeyen ikinci eşi yaşamını ve Ağaoğlu ile hayata geçireceği yeni projesini anlattı
                        YORUM EKLE
    
              
          1
          Anadolu yakasını 30 milyon dolara eğlendirecek
        
            
          2
          En çok hayranlık duyulan şirket APPLE
        
            
          3
          GOOGLE EARTH 2012 SON VERSİYON İNDİR 2012
        
            
          4
          GOOGLE EARTH 6.2 2012 SON VERSİYON İNDİR
        
            
          5
          What's New in Google Earth? 2012
        
            
          6
          Ülker Sports Arena'ya nasıl gidilir?
        
            
          7
          GOOGLE EARTH 2012 Turist Haber Bülteni 
        
            
          8
          Kadınlar Günü’nde “Unutulmayan Portreler”...
        
            
          9
          ATAŞEHİR EKOL ANAOKULU HER HAFTA AYRI BİR SEMİNERE...
        
            
          10
          Tuzla Belediyesi Personelinden Kan Bağışı
        
        
  SON DAKİKA HABERLERİ
  ANKETTüm Anketler