Tarihe geçen kişilerin sıradışı özellikleri, ''Nasıl Bilirdiniz?

Tarihe geçen kişilerin sıradışı özellikleri, ''Nasıl Bilirdiniz?

 Tarihe geçen kişilerin sıradışı özellikleri, ''Nasıl Bilirdiniz?
Bu ünlüleri nasıl bilirdiniz?

Tarihe geçen kişilerin sıradışı özellikleri, ''Nasıl Bilirdiniz? - Tarihsel Şahsiyetlerin Sıradışı Özellikleri'' adlı kitapta toplandı.


Cahillikler Kitabı''nın yazarı John Lloyd ile John Mitchinson'ın kaleme aldığı kitap, tanınmış isimlerin bilinmeyenlerine ışık tutuyor. Farklı dallardan 38 kişiye ilişkin ilginç ip uçlarına yer verilen kitapta toplanan şaşırtıcı gerçeklerden bazıları şöyle:

Leonardo Da Vinci:
Dahi kişiliğin ve Rönesans'ın simgesi olarak tanınan Leonardo Da Vinci'nin ölümünün üzerinden bugün 500 yıl geçti. Rönesans döneminde sanatta ve bilimde üstün çalışmaları bulunan Da Vinci, zekiydi, ancak yanılmaz da değildi. Sıklıkla iddia edildiğinin aksine makas, helikopter ya da teleskobu da icat etmedi. Matematikte çok kötü olan Leonardo Da Vinci, temel geometriyi ise ancak öğrenebildi. Aritmetik hesapları çoğu kez yanlış olan dahinin gözlemlerinin bir çoğu da zamanla çürütüldü. Ay yüzeyinin suyla kaplı olduğunu ve bu sayede güneş ışığını yansıttığı, semenderin sindirim organlarından yoksun olduğu ve ateş yiyerek beslendiği kanısındaydı. Bütün bunlara rağmen çağının fersah fersah ilerisindeki Leonardo Da Vinci'nin defterleri ve içindeki devrimci görüşler, ancak 19. yüzyılda tam manasıyla çözebildi. O bir dehaydı, tıpkı Kral I. Francis'in dediği gibi; ''Dünyaya Leonardo kadar bilgili bir adam hiç gelmedi''...

Hans Christian Andersen:
Babası Hans'ı 11 yaşındayken kaybeden ünlü masalcı, sefalet içinde büyüdü. Fakirliğinin yanı sıra ilk gençlik yıllarında da sürekli aşağılanan Andersen, zengin, ama yalnız olduğu yıllarda da sıkıntılı günler yaşadı. Masalları tam 150 dile çevrilen çocukların sevgilisi Andersen, çocukluğundaki ve yaşamı boyunca süren mutsuz yaşamını belki de ''masallarla'' unutmak istiyordu. Belki de ''Çirkin Ördek Yavrusu'' ya da ''Küçük Denizkızı'' masallarındaki gerçek kişi oydu.

Cengiz Han:
Çocukken ''Temuçin-Demirden Kişi'' olarak anılan hükümdarın sanılanın aksine adı değil unvanıydı ''Cengiz Han''. Küçükken klan reisi olan babasının zehirlenmesi nedeniyle reisliği üstlenen, ancak alaya alınan Temuçin, 12 yaşındayken üvey kardeşlerinden birini öldürerek gerçek bir lider olduğunu gösterdi. Çok genç yaşta evlenen, ancak karısı Börte vahşi Merkit kabilesince kaçırılıp tecavüze uğrayan Temuçin'in bu başına gelenler, onun güçlü imparatorluğunun belki de temellerini attı.

İlerleyen yıllarda Çin'in Büyük Okyanus kıyısından Macaristan'a kadar uzanan Moğol İmparatorluğunun hakimi olan Cengiz Han, Moğollarda adet olduğu üzere işaretsiz bir mezara gömüldü ve cenaze alayının geçtiği yerlerde tek bir kişi bile sağ bırakılmadı. Oğulları, ileride yerini bulabilmek için sütten kesilmemiş bir deveyi annesinin gözü önünde kurban ederek babalarının mezarına koydu. Dişi deve ise yavrusunu görmek için sürekli mezara döndüğünden kabrin yerini sadece o biliyordu. Ancak yaşlanan devenin de ölmesiyle mezarla ilgili tüm bilgiler de yok oldu.

Florence Nightingale:
Elinde lambasıyla ''şifa veren melek'' olarak tanınan Nightingale, yaşamının yarısını hemşire olarak değil ''hasta'' olarak geçirdi.

Yunanistan Kralı I. Aleksandros:
I. Konstantinos'un ikinci oğlu ve İngiliz kraliyet ailesinden Edinburgh Dükünün birinci kuşaktan kuzeni olan Kral, ilginç bir şekilde tahta veda etti. Tahttaki üçüncü yılında ''Fritz'' adlı köpeği babasının ev maymunlarından ikisinin saldırısına uğrayan kral, köpeğini savunmaya çalışırken maymunlarca ağır biçimde hırpalandı ve kısa süre sonra kan zehirlenmesinden öldü.

AA

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER