Nâzım Hikmet’in 57. ölüm yıldönümü nedeniyle pek çok kurum tarafından çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi. Dünya genelinde yaşanan pandemi nedeniyle sosyal medya üzerinden yapılan etkinliklere sanatseverler yoğun ilgi gösterdi.
Ataşehir Belediyesi de, adını bir parka verdiği Nâzım Hikmet’i unutmadı.
3 Haziran’da Youtube sayfasında Orhan Karaveli, Alâettin Bahçekapılı, Öner Yağcı, Işık Öğütçü ve Armağan Yalçın’ın konuşmalarının yer aldığı bir video yayınlayan Ataşehir Belediyesi yaptığı farklı bir çalışmayla da dikkat çekti.
Daha önce, Nâzım Hikmet’in doğum günü nedeniyle Ocak 2018’de Ataşehir Belediyesi Mustafa Saffet Kültür Merkezi’nde “Nâzım Hikmet Resimleri ve Melankoli Resmi” adlı bir sergi açan Haydar Özay’ın Nâzım resimlerini anlattığı özel bir videoyu youtube hesabında paylaştı.
Haydar Özay, “Nâzım Hikmet 19 Yaşında”, “Salkımsöğüt ve Nâzım Hikmet”, “Nâzım Hikmet Karlı Kayın Ormanı’nda”, “Nâzım Hikmet ve Lüküs Hayat”, “İyimser Nâzım” ve “Nâzım Hikmet Salkım söğüt’ü dinliyor” adını taşıyan resimlerin kendisindeki karşılığını, detayları anlattı.
Ataşehir Belediyesi Mustafa Saffet Kültür Merkezi’ndeki çekimlere orijinal resimlerle katılarak Nâzım Hikmet’in kendisi için anlamını, yaptığı işe verdiği önemi ortaya koyan Haydar Özay, yaptığı ilk Nâzım Hikmet resmi olan “Nâzım Hikmet Salkımsöğüt’ü dinliyor” için şunları söylüyor:
“Nâzım için yaptığım ilk resimlerimden… Çok ilgi gördü, posterleri, pulları yapıldı. 1930’lı yıllarda Nâzım Hikmet, ‘Salkımsöğüt’ ve ‘Bahri Hazer’ şiirlerini Columbia firması için plağa okumuş. Açık havada çalınır, herkes de dinlermiş. Hıfzı Topuz’un anılarından okudum, Nâzım Hikmet ‘Salkımsöğüt’ şiirini ezbere bilmezmiş. Kendi sesinden ‘Salkımsöğüt’ü dinleyen bir Nâzım çalıştım. Karanfilleri Nâzım resimlerinde hep kullanıyorum, eski dostlarını, arkadaşlarını anlatıyor. Tıpkı şiiri gibi… Gramafonun ve satranç taşlarının önünde ‘Salkımsöğüt’ü dinleyen 60’lı yaşlarındaki Nâzım Hikmet…”
Nâzım Hikmet ressamı olarak da anılmaya başlayan, şairin bugüne kadar yüzün üzerinde resmini yapan Özay, “Katı bir belgeciliğe boğulmuş, Nâzım Hikmet yerine yaşantısı ve yaydığı duygusallığa karşılık olabilecek bir Nâzım yaratmaya çalışıyorum. Resimlerimde Nâzım’ın insanlık hallerini resmediyorum. O da büyük insanlığın bir parçası. Yaptığım her bir resim bir diğer resminin de önünü açıyor. Resimlerimle bir Nâzım Hikmet arkeolojisi oluşturmak istiyorum. Nâzım için çalışmak, resim yapmak beni mutlu ediyor,” şeklinde konuşuyor.
Resimlerinde dikkat çeken kırmızı karanfiller için aydınlık geleceğin simgesi diyen Özay, ilk kez Nâzım Hikmet resimleriyle ilgili ayrıntılı bir çekim yapılarak sanatseverlere ulaştırıldığını belirterek, “Açık söylemek gerekirse, Nâzım Hikmet ile ilgili bir çalışmada hatırlanmak beni mutlu etti, sevindim. Resimlerimin dijital olarak meraklısına ulaştırılması çok anlamlı. Beni sanatseverlerle buluşturan Ataşehir Belediyesi yetkililerine teşekkür ederim,” dedi.
