Kamuya Ait Borçlar yeniden yapılandırılıyor

Kamuya Ait Borçlar yeniden yapılandırılıyor

Kamuya Ait Borçlar yeniden yapılandırılıyor
Borçlar yeniden yapılandırılıyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, esnafın kamuya olan borçlarını yapılandırmayla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, düzenlemenin ekim ayı içinde veya en geç kasım ayında hayata geçeceğini ifade etti.

"Ülke ve millet olarak kendimize güvenmek zorundayız. Esnaf kültürümüz bile dünyada eşi görülmez bir hazinedir ve bu hazineye sahip çıkmak zorundayız"dedi.

Erdoğan, esnafın kamuya olan borçlarını yapılandırmayla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, düzenlemenin Ekim ayı içinde veya en geç Kasım ayında hayata geçeceğini ifade etti. Erdoğan, esnafın vergi, sigorta ve Bağ-Kur borçlarının yeniden yapılandırılacağını kaydetti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun (TESK) Rixos Otel'de düzenlenen 18. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, genel kurulun esnaf ve sanatkarlara, ülkeye, millete, demokrasiye hayırlar getirmesini diledi.

Başbakan Erdoğan, Türkiye'de, 1 milyon 900 bin esnafın bulunduğunu, aileleri ve yanlarında çalışan elemanlarıyla düşünüldüğünde TESK'in, 10 milyonu aşkın bir kitlenin hakkını savunan en büyük sivil toplum örgütlerinden biri olduğunu anlattı. Hükümet olarak esnaf ve sanatkarın sorununun çözümünde TESK ile istişareye büyük önem verdiklerini, 2008'de TESK'e yaptığı ziyaretin ilk kez başbakan düzeyinde gerçekleştiğini anımsatan Erdoğan, ''Ben bunu öğrendiğimde şok oldum. Böyle bir kuruluşa bugüne kadar bir başbakanın gelmemiş olmaması manidardı, düşündürücüydü'' diye konuştu.

Özellikle son dönemde esnafı ilgilendiren her konuda TESK ile oturup konuştuklarını belirten Erdoğan, beraber çözümler üretmenin çabası içinde olduklarını anlattı.

TESK ile birlikte hazırladıkları; Esnaf ve Sanatkarlar Değişim, Dönüşüm, Destek (3D) Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı uygulamaya başladıklarını hatırlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu plan içinde TESK'in güçlendirilmesi de yer aldı. bu kapsamda 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu'nda değişiklik yapıyoruz, örgütlenmedeki dağınıklığı kaldırıyoruz. Yine TESK'in, Milli Prodüktivite Merkezine ödediği aidatı kaldırmak yönünde adımlarımızı atıyoruz. TESK'in, Sosyal Güvenlik Kurumu yönetim kurulunda temsil edilmesini sağlayacağımızı da yine o eylem planı içinde ifade ettik.

TESK-Hükümet ilişkileri noktasında yeni bir çığır açan Genel Başkanı ve Yönetim Kurulunu tebrik ediyorum.

Hükümet olarak, biz diğer tüm sivil toplum örgütleriyle olduğu gibi TESK ile de bu sağlıklı iletişimi sürdürecek, büyüyen ekonomi içinde esnaf ve sanatkarın sorunlarını gidermede gereken çabayı göstermeye devam edeceğiz.

Dünyanın belki her ülkesinde esnaf ve sanatkar, ekonomik bir aktör olarak görünür. Ama ben şunu büyük bir gurur ile ifade etmeliyim ki, bizde Türkiye'de, esnaf ve sanatkar ekonomik bir aktör olmanın çok ötesinde, sosyal yapımızın, kültürümüzün, dayanışmamızın, kardeşliğimizin asli unsurudur, çimentosudur.''

-AHİLİK-

Ahilik anlayışının önemine de vurgu yapan Erdoğan, ahilik anlayışı her ne kadar Osmanlı Devleti ile tarihe karışmış olsa da ahilik ruhunun, adabının, erkan ve terbiyesinin hiç bir zaman bu ülkede kaybolmadığını söyledi.

Bu ruhun bin yıldır olduğu gibi bugün de toplumun çimentosu olmaya devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

''2008 sonunda başlayan küresel finans krizi ardından biz Türkiye olarak, G-20 zirvelerinde çok farklı bir tezi savunduk. Küresel krizin sınırsız kazanma hırsının, sınırsız kar etme tutkusunun, kazanmak için her yolu mubah görme anlayışının bir eseri olduğunu vurguladık. Dünyanın bir kesimi, sınırsız şekilde harcarken, tüketirken, bir kesiminin hızla yoksullaştığını vurguladık. Bunun sürdürülebilir olmadığının altını çizdik. Öyle şirketler var ki yıllık karları Afrika'daki birçok devletin milli gelirinin kat kat üstünde... Öyle CEO'lar var ki yıllık gelirleri birçok Afrika ülkesinde, Asya ülkesinde yoksulluğa çare üretebilecek miktarlara ulaşıyor. Sigorta şirketleri, finans kuruluşları, bankalar hiçbir sınır tanımadan, hiçbir kural tanımadan kazanmak istiyor ve bunu gerçekleştirmek için de her yola başvuruyor. Böyle bir manzaraya karşılık olarak dünya nüfusunun beşte biri, günlük 1 doların altında bir gelirle yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. İşte biz bu tabloya, bu çarpıklığa itiraz ettik. Bu manzaranın bir an önce adil bir yapıya kavuşmasını her fırsatta vurguladık.

Çünkü bizim millet olarak, ahilik teşkilatından, esnaf ve sanatkarımızından öğrendiğimiz eşsiz bir kavram var, altını çiziyorum; kanaat. Bizim esnafımız gelir, 'Bismillah' diyerek dükkanını açar. Gün boyunca kazandığına kanaat eder ve akşam şükür ile dükkanını kapatılır. Ben her fırsatta ve büyük bir gururla şunu anlatıyorum; sabah dükkanına gelen müşterisine, 'Ben siftahımı yaptım, yandaki komşum henüz siftah etmedi, lütfen alacağınızı ondan alın' diyecek kadar gönlü zengin ve kanaatkar bir esnafımız vardır. Yozlaşmış olabilir, hırpalanmış olabilir ama ahilik kültürümüzün gereği bu. Aslı bu.''

-''ÜZERİMİZE DÜŞEN VAZİFE''-

Bugün standartlar, mesleki eğitim, sosyal güvenlik, haksız rekabet gibi konuların, tüm dünyada önemli gündem maddeleri olarak görüldüğüne işaret eden Başbakan Erdoğan, bunları geliştirmek için çareler arandığını kaydetti. Modern dünyanın son birkaç yüzyıl içinde keşfettiği bu kavramların, bin yıl önce bu topraklarda ahilik teşkilatı tarafından başlatıldığın söyleyen Erdoğan, ''Biz, ülke olarak, millet olarak kendimize güvenmek durumundayız. Bizim tek başına esnaf geleneğimiz, esnaf kültürümüz bile dünyada eşi benzeri olmayan bir hazinedir ve biz bu hazineye sahip çıkarak daha da geliştirmek zorundayız'' dedi.

Erdoğan, Türkçenin eski ve en önemli eserlerinden biri olan Kutadgu Bilig'in yazarı Yusuf Has Hacib'in dönemin hükümdarına yaptığı bazı tavsiyeleri anımsatarak, ''Diyor ki, 'Daranın ayarıyla oynama, halka adaletle hükmet, kuvvetlinin zayıfa tahakküm etmesine müsaade etme. Haydutları ortadan kaldır, yolları açık ve emin tut'. İşte bizim hükümet olarak üzerimize düşen vazife budur'' diye konuştu.

Eksiklerin bulunduğunu, ancak üzerine giderek bu eksiklerin giderilmesi için çalıştıklarını kaydeden Erdoğan, paradan 6 sıfırın atılmasının önemine değindi. Erdoğan, ''Affedersiniz, tuvaletin ücreti delikli 100 para iken, o hale geldik ki tuvalete giriş 1 milyon oldu. Bu günleri gördük. 6 sıfırı atarken 'enflasyon patlar' dediler. Attık, patlamadı tam aksine çatladı ve istediğimiz tek haneli rakama geldik'' dedi.

''BİZ PARANIN AYARIYLA OYNAMADIK, OYNAMAYACAĞIZ"

Erdoğan, şöyle devam etti:

''Biz paranın ayarıyla oynamadık, oynamayacağız ve bu ülkede karşılıksız para basma dönemini bizim iktidarımız ortadan kaldırmıştır. Biz halka adaletle hükmetmenin mücadelesi içinde olduk. Bundan şaşmadık, hiç şaşmayacağız. Kuvvetlinin zayıfa tahakküm etmesine müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Üstünlerin hukukuna göz yummadık ve hukukun üstünlüğünün egemen olmasına gayret ettik, bu gayretimizi artırarak devam ettireceğiz. Bin yıl önce Yusuf Has Hacip'in tavsiyesinde olduğu gibi çetelere, mafyaya göz yummadık, Türkiye'nin enerjisine, Türkiye'nin kaynaklarına musallat olan karanlık odaklara 'eyvallah' demedik ve hepsiyle kıyasıya mücadele ettik

Ticaret için, ekonomi için yolların açık tutulmasına azami özen gösterdik. Dış politikada aktif bir tutum izledik. Türkiye'nin itibarını artırdık. Vizeleri kaldırdık, yoldaki engelleri, ticaretin sanayinin, girişimin, yatırımın önündeki bariyerleri tek tek yol üzerinden temizledik,
temizliyoruz.''

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER