DİNİ ANLATMADA EN ÖNEMLİ VE ETKİLİ YOL: İMAN HAKİKATLERİ İLE KONUŞMAK

DİNİ ANLATMADA EN ÖNEMLİ VE ETKİLİ YOL: İMAN HAKİKATLERİ İLE KONUŞMAK

Müslümanlar, yaratıcısı Allah’ın varlığını, O’nun hak dinini tüm insanlara anlatmakla ve  İslam dinine davet etmekle sorumludurlar. Ancak yerine getirilen bu sorumluluğun sonucunun daha etkili olabilmesi için Allah’ın Kuran’da bildirdiği ve Peygamberimiz(sav)’inde uyguladığı yollar izlenmelidir. Bildirilen bu önemli yolların dışında kendi akıllarına göre yol izleyenler, dini anlatmakla başarılı olamazlar hatta insanların dinden uzaklaşmalarına da sebep olabilirler.

 “Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru."” (Al-i İmran Suresi, 191)

Kuran'da birçok ayette Allah’ın yarattıkları üzerinde insanların düşünmesi gerektiği bildirilmektedir. Müslümanlar ayette de ifade edildiği üzere göğün ve yerin yaratılışı konusunda, kendi yaratılışları, hayvanlar, bitkiler gibi gördüğü her şey üzerinde düşünmeye davet edilmiştir.

Dolayısıyla Kuran’ı öğrenmek için bilime yönelmek en doğru davranışlardan biri olacaktır. Bilim Kuran’da övülmekte hem de Allah’ın yaratmasını öğrenme yollarından biri olduğu bildirilmektedir. Müslümanlar,  Allah’ın dininin anlatılması için kolaylık kıldığı bu yolu verimli bir şekilde kullanmalıdır. Bilimin ve teknolojinin gelişmesi gerçek imanın sağlanmasında önemli bir araçtır. İnsanlara anlatılan bilgiler teknolojinin ve bilimin gelişmesiyle gerçek delillerle desteklenebilir ve Allah’ın izniyle daha etkili sonuçlara ulaşılabilir. Kaldı ki günümüz teknolojisi ve bilimi yaratılışı açıkça gözler önüne sererken, bu nimetleri kullanmamak akılsızlık olacaktır. Çünkü tebliğin cahilce konuşularak yapılması yanlış bir davranış olacaktır.

Tebliğ yaparken öncelikle insanların akıllarını kapatan ve kendilerine anlatılanları açık bir şuurla dinlemelerini engelleyen putların yıkılması önemli bir konudur. Allah Kuran'da Hz. İbrahim (as)'ın dönemindeki tüm putları kırdığını şu şekilde bildirmektedir.

"Andolsun Allah'a, sizler arkanızı dönüp gittikten sonra, ben sizin putlarınıza muhakkak bir tuzak kuracağım."

Böylece o, yalnızca büyükleri hariç olmak üzere onları paramparça etti; belki ona başvururlar diye.

"Bizim ilahlarımıza bunu kim yaptı? Şüphesiz o, zalimlerden biridir" dediler.

"Kendisine İbrahim denilen bir gencin bunları diline doladığını işittik" dediler.

Dediler ki: "Öyleyse, onu insanların gözü önüne getirin ki ona (nasıl bir ceza vereceğimize) şahid olsunlar."

Dediler ki: "Ey İbrahim, bunu ilahlarımıza sen mi yaptın?"

"Hayır" dedi. "Bu yapmıştır, bu onların büyükleridir; eğer konuşabiliyorsa, siz onlara soruverin."

Bunun üzerine kendi vicdanlarına başvurdular da; "Gerçek şu ki, zalim olanlar sizlersiniz (biziz)" dediler.


(Enbiya Suresi, 57-58-59-60-61-61-63-64)

Bu kıssa işari manada Müslümanların günümüzün putlarını ilmen yıkması gerektiğini göstermektedir. Günümüzde, insanları Allah’tan ve İslam’dan uzaklaştıran en büyük put Darwinizm’dir. Darwinizm’in bilimsel delillerle geçersizliği ve sadece bir safsata olduğu akılcı bir üslup ile anlatıldığında insanların şuurlarını kapatan engel ortadan kalkacaktır. Dolayısıyla Darwinizm’in geçersiz olduğunu gören insanlar yıllardan beri sahte bir ideolojiyle kandırıldıklarını anlayacaklardır. Ancak akla, mantığa ve bilime aykırı bilgiler ile İslam’ın doğruluğunu anlatmak insanların bilinçaltında dinin yaşanmasının mümkün olmadığı telkinini verecektir. Bu da insanların büyük bölümünün Allah'tan ve dinden uzak durmalarına neden olacaktır.

Bu nedenle Müslümanların akılcı ve saygılı bir üslup kullanarak, Kuran ayetlerine, bilime ve Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in hadislerine dayalı bir tebliğ yapmaları gerekir. İslam bu şekilde anlatıldığında kuşkusuz tüm insanlar İslam’a gireceklerdir. Dolayısıyla İslam ahlakı tüm güzelliğiyle kısa bir zamanda yeryüzüne hakim olacaktır.

YORUM EKLE