AB TÜRKİYE YAKINLAŞMASI

Şansölye Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Türkiye'nin AB Müzakere Sürecinin Yeniden Canlanmasını İstiyor

AB TÜRKİYE YAKINLAŞMASI
AB TÜRKİYE YAKINLAŞMASI

Şansölye Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Türkiye'nin AB Müzakere Sürecinin Yeniden Canlanmasını İstiyor

     Federal Şansölye Angela Merkel'in, şubat ayı sonlarında Türkiye'yi ziyaret etmesi öngörülüyor. Türkiye'nin ekonomik canlılığından Alman şirketleri de faydalanabilir. İki ülke arasında birtakım görüş ayrılıkları olmasına rağmen Türkler, Almanları seviyor ve Hristiyan Demokrat Şansölye Merkel ile İslami muhafazakâr eğilimli Başbakan Erdoğan gayet iyi anlaşıyor. Federal Şansölye'nin, Almanya'nın, NATO müttefiki Türkiye'nin kararlı bir şekilde yanında yer aldığını göstermesi yerinde olacak.

     Önümüzdeki dönemlerde Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande'ın da Türkiye'yi ziyaret etmesi bekleniyor. Eski Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy döneminde Türkiye-Fransa ilişkilerinde ciddi bir durgunluk yaşanmıştı.

     Fransa, iyi niyet göstergesi olarak Türkiye-AB müzakerelerinde bir müzakere başlığının açılmasını istediğini açıkladı. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, Türkiye ile ilişkilerin olumlu olmasını arzuladıklarını belirtti. Hemen ardından Federal Almanya da bu düşünceye olumlu baktığını açıkladı.

     Türkiye-AB müzakerelerinde uzun yıllardan beri durgunluk yaşanıyor. Avrupa'nın Türkiye ile yeniden yakınlaşma arayışları içinde olduğu görülüyor. 35 müzakere başlığından sadece "bilim ve araştırma" başlığının müzakeresi tamamlandı. Türkiye, AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanımadığı için açılan müzakere başlıklarının görüşülmesi tamamlanamıyor. Türkiye-AB müzakerelerinde “bölgesel politika” başlığının müzakereye açılması bekleniyor.

     Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıl içerisinde AB'ye üye olması ihtimal dâhilinde gözükmüyor. Şansölye Merkel ve Hollande da bu durumun farkında. Bu nedenle iki lider müzakereleri yeniden canlandırma özgürlüğüne sahip. Bu durum siyasi olarak bir risk içermiyor. CDU lideri olarak Angela Merkel, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkıyor. Kendisi Şansölye olması nedeniyle Almanya'nın ahde vefa ilkesine bağlı kalması gerektiğini vurguluyor ve bu bağlamda ucu açık müzakerelerin yürütülmesinden yana tavır sergiliyor. Fransa Cumhurbaşkanı da benzer bir düşünce içinde.

     Bilim ve Siyaset Vakfı uzmanlarından Günter Seufert, AB ülkelerinin, müzakerelerin aksamasından zarar gördüklerini zira bu durumda Türkiye'ye etki edemediklerini belirtiyor.

     Türk hükûmeti, Brüksel'in, Türkiye'nin demokratik ve hukuk devleti olma konusunda yetersiz olduğu yönündeki eleştirilerine pek aldırış etmiyor. İktidar partisi, Avrupa'ya olan ilginin azaldığını ve bunun neticesi olarak İslami ülkelere yönelebilineceğini zaman zaman hatırlatıyor.

     Türklerin kendilerine olan güvenleri son yıllarda oldukça arttı. Ülkenin ekonomisi gün geçtikçe gelişiyor ve siyasi sistem gayet istikrarlı seyrediyor. Başbakan Erdoğan son Almanya ziyareti sırasında yaptığı bir konuşmada, Türkiye'nin her geçen gün daha da güçlendiğini vurgulamış ve ekonomik krizden etkilenen AB ülkeleri için örnek model teşkil ettiğini belirtmişti. Son günlerde taraflar arasındaki yeni yakınlaşma girişimleri dikkat çekiyor.

Güncelleme Tarihi: 19 Şubat 2013, 21:49
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER