İBB KÜLTÜR A.Ş., 12-18 ARALIK 2011ETKİNLİK TAKVİMİ

İBB KÜLTÜR SANAT

İBB KÜLTÜR A.Ş., 12-18 ARALIK 2011ETKİNLİK TAKVİMİ


SEMİNER

12 Aralık Pazartesi Saat:18.30
KARŞILAŞTIRMALI SİYASET: TARİH VE SOSYOLOJİ
Düzenleyen: Mümtazer Türköne
Yer: Divan Edebiyatı Vakfı

Türkiye ve dünya için gelecek 30 yılı kapsayan bir projeksiyon. Tarih ve sosyolojinin
imkanlarından ve araçlarından istifade eden bir analiz.


SEMİNER

13 Aralık Salı Saat:18.30
MEDYA VE SİNEMA SÖYLEŞİLERİ
Düzenleyen: Abdurrahman Şen
Yer: Atatürk Kitaplığı

Günümüzde, medya ve sinema topluma şekil veren, yaşama biçimi öğreten birer öğretmen
konumunda!
…ve her ortamda da bu öğretmenlik yıllardır tartışılıyor…
Medya ve sinema söyleşileri’nde, medya - sinema ilişkisinin ülkemizdeki işleyişi, bu işleyişin
nasıl olduğu ve nasıl olması gerektiği gibi sorulara cevaplar aranacak… Tartışma zincirine
yeni ve gerçekçi halkalar eklenmeye çalışılacak…
Medya ve sinema söyleşileri’nde bu ay öncelikle, (Abdurrahman Şen’in) medyada geçen 36
yılın(ın) birikimi hatıralarla süslenerek medyaya genel bir bakış sergilenecek…


SEMİNER

13 Aralık Salı Saat:18.30
MUKAYESELİ TEOLOJİ OKUMALARI
Düzenleyen: İsmail Taşpınar
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi

SEMİNER

14 Aralık Çarşamba Saat: 18.30
TÜRK SİNEMASI VE KİMLİK SORUNU
Düzenleyen: Rıdvan Şentürk
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi


KONSER

14 Aralık Çarşamba Saat: 20.00
İSTANBUL’UN TAŞI TOPRAĞI MÜZİK
Düzenleyen: İncila Bertuğ
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi

İstanbul tüm zamanların Kültür Başkenti… Bu şehir aldığı büyük göçler ve değişen hayat
tarzı nedeniyle yeni kültür üretiminde zorlanıyor. Yeni ve estetik bir kültür ürünü üretmek
için birikime, birikim için de bilgiye ihtiyaç var.
“İstanbul’un Taşı Toprağı Müzik” projesi bu amaca hizmet ederken bilgileri müzikal bir
yolculukla aktarıyor.
Bu programdan çıktığınızda geldim, gördüm, öğrendim, dinledim ve eğlendim diyeceksiniz.


SEMİNER

15 Aralık Perşembe Saat: 18,30
TOPLUMSAL DEĞİŞİM VE MODA
Düzenleyen: Çilem Tercüman
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi

Moda, genellikle kadın ve kılık kıyafetle birlikte düşünülen; ancak esasında toplumun ve
hayatın bütün cephelerini kuşatan etkili bir sosyal olgudur. Bizde telaffuzu Tanzimat yıllarıyla
birlikte karşımıza çıkan moda, imparatorluğun bilhassa büyük ve Batı ile sık ilişkiler
içerisinde bulunan şehirlerinde kendini gösterir ve “asrileşmek”, “alafranga” hayat yaşamak
arzusuyla her geçen gün güçlenerek mekânların dekorasyonundan selamlama usullerine kadar
tüm hayatı yeniden biçimlendirmeye başlar. Bu anlamda modayı kadın ve kılık kıyafetle
sınırlandırmanın gerek Batılılaşma hareketinin de verdiği imkân ve güçle sosyal hayatımızı
derinden etkileyen bir olguyu anlamak gerek gündelik hayatımızı tanımak bakımından ne
denli yanlış olduğu açıktır. Bu toplantılarda, Tanzimat yıllarından erken Cumhuriyet yıllarına dek geçen süre içerisinde
“asrilik”, “alafrangalık”, “medenilik” ve “modernlik”ten beslenen moda ve bu güçlü sosyal
olgunun toplumsal değişimdeki rolü ve görünümleri tespit edilmeye çalışılacaktır.


SEMİNER

15 Aralık Perşembe Saat:18.30
EDEBİYATIMIZDA ŞİİR
Düzenleyen: Yılmaz Daşçıoğlu
Yer: Atatürk Kitaplığı

Şiirin diğer sanatlara üstünlüğü, şiirin insanî oluşu temsil kabiliyeti, varoluşu gerçekleştirme
arzusu açısından şiirin yerinin doldurulamazlığı, şiirin toplumu sürükleyici gücü... Türk
şiirinden örneklerle şiir ve insan ilişkileri konuşulacaktır.


KONSER

15 Aralık Perşembe Saat:20.00
ÇENGİ VE KÖÇEK HAVALARI
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi

Köçekçeler ve oyun havalarından oluşan eserlerin sahneleneceği programımıza davetlisiniz.


KONSER

15 Aralık Perşembe Saat:20.00
TANZİMATTAN CUMHURİYETE ESİNTİLER
Düzenleyen: Nermin Kaygusuz
Yer: Yeşilpınar Kültür Merkezi


KONSER

15 Aralık Perşembe Saat:20.00
EVİS İN YÜREĞİNDEN THM KONSERİ
Düzenleyen: Mehmet Evis
Yer: Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi

Dilsiz kaval, piyano ve şan eğitimi aldı. Çeşitli gruplarda enstrümanlarıyla gerekse de sesiyle
yer alıp etkinliklerde bulundu. Sanat kariyerinin başlangıcı olan ilk solo albümü "Yüreğim Bir
Şeyler Söylüyor" albümüyle Türk halk müziği dostlarıyla Fatih Ali Emiri Efendi Kültür
Merkezi’nde buluşuyor.


KONSER

15 Aralık Perşembe Saat: 20.00
SÜMER EZGÜ KONSERİ
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi

Sümer Ezgü
Müzik hayatına 7 yaşında melodika ve mandolinle başlamasının ardından bağlama öğrendiği
cocukluğu, Burdur'da Anadolu kültürünün içinde türkülerle yoğrulur. Spor Akademisi
mezunu olup, halk oyunları uzmanlık alanıdır. TRT'de 15 yıl ses sanatçısı ve TV
programcılığı yaptıktan sonra bu çalışmalarına serbest olarak devam etmektedir. Derlemeleri
ve bestelerinin yanında, Anadolu da ve dünyada yaşadığı müzikal birliktelikler ve kişisel
konserleri onun bugünkü evrensel sanatçı kimliğine alt yapı olmuştur.
• Babası Trabzon, anneannesi Selanik göçmeni ve Çerkez'dir. Çocukluk dönemi
Burdur'un Bucak ilçesinde geçer.
• Müzik hayatına 7 yaşında melodika çalarak başlar.
• Öğretmen olan babasının görevi nedeniyle ilkokulda Yunanistan Gümilcine' de iki yıl
yaşar ve 10 yaşında Gümilcine' de mandolin ve nota dersleri almaya başlar.
• 2 yıl sonra Türkiye'ye dönünce, bağlama dersi alır.
• Burdur'da lise yıllarında halk oyunlarına ilgi duyar ve ayrıca Burdur Spor'un futbol,
voleybol ve Basketbol takımlarında oynar.
• 1977 yılında 19 Mayıs Gençlik ve Spor Akademisi'ne girer. Bu arada Vefa Simtel
Takımı'nda profesyonel olarak oynar ve o sene şampiyon olurlar.
• Akademi yıllarında, amatör derneklerde halk dansçısı ve eğiticiliği yapar halk oyunları
ile birçok ulusal ve uluslararası festivallere katılır. Bu etkinlikler ona, Anadolu ve
dünya müziklerini, ritim ve enstrümanlarını ve halk danslarını tanıma fırsatını verir.
• 1981 yılında TRT'nin açmış olduğu sınavı 10 bin kişi içerisinden kazanır ve 1 yıl nota,
halk müziğinde yöreler, makamlar, batı armonisi, halk edebiyatı, sahne estetiği,
tiyatro, şan, halk oyunları gibi konularda Emin Aldemir, Ferit Sıdal, Yaşar Aydaş,
Nejat Birdogan, Çoşkun Güla, Mustafa Özgül, Mehmet Özbek, Erkan Sürmen,
Ertuğrul Bayraktar, Tamer Levent ve Duygu Aykal gibi hocalardan alınan eğitimi 1.
olarak bitirip profesyonel müzik yaşamına adım atar.
• TRT ve Kültür Bakanlığı arşivlerine birçok türkü notalayarak oldukça ciddi bir katkı
yapar.
• 1990 yılında "İlvanlım" türküsü ile "Yılın Derlemesi" ödülünü alır.
• 1991 yılında ilk albümü "ESEN YELLER" müzik severlerle buluşur. Bu albümünde
söz ve müziği kendine ait olan "Nazar Değmesin", derlemesi kendine ait olan Bedirik
ve yılın derlemesi ödülünü kazandığı "İlvanlım" yer alır.
• 1994 yılında Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinde halk müziği dersleri verir.
• Yine 1994 yılında 2. albümü "YABAN GÜLÜ" dinleyicisi ile buluşur. Bu albümünde
de söz ve müziği kendine ait olan; " Yaban Gülü, Şeker Almaya Geldim ve Sanatçıya
Sitem" adlı 3 kendi eseri yer alır. • 1995 yılında İsveç'te düzenlenen "Sevgi" konulu yarışmada "Yunus" isimli bestesi ile
"Jüri Özel Kompozisyon" ödülünü alır.
• Bu dönemlerde yorumculuğun yanında televizyon programcılığına da başlar ve 1996
yılında TRT Televizyonu'na hazırladıkları "Ankara Rüzgarı" isimli program MGD' nin
"Tüm Kanalların En İyi Müzik Eğlence Programı" ödülüne layık görülür.
• 1997 yılında 15 yıl çalıştığı TRT'den ayrılır ancak kurumun isteğiyle TRT'ye " Nazar
Değmesin" isimli TV programı hazırlayıp sunar.
• Aynı yıl Arif Sağ'la "SÜMER EZGÜ'97" albümünü çıkarır. Otantik olan bu albümde
söz ve müziği kendine ait olan "Alına da Gülüne" isimli eserine de yer verir.
• 1998 yılında Motif Dergisi'nin verdiği "Halk Müziği Teşvik" ödülünü kazanır.
• 1998 yılında TGRT' de " Sümer Ezgü' yle "Nazar Değmesin" isimli programı
hazırlayıp sunar.
• 1999 yılına "BİR SEVDADIR TÜRKÜLER" isimli albümünü Ezgü Müzik' ten
çıkarır. Bu albümü Hamburg'da Fuat Saka ile hazırlar ve söz ve müziği kendine ait
olan " Sevdan" isimli bestesi ile "Cemilem" türküsü halen büyük beğeni ile
dinlenmektedir.
• 1999 yılında hazırlayıp sunduğu "Nazar Değmesin" adlı program ile İstanbul Milli
Eğitim Vakfı'ndan 1999 yılı "Program Ödülü" nü kazanır.
• 1999 yılında 2 yıl telif hakları mücadelesi vereceği Türkiye Musiki Eseri Sahipleri
Birliği’nde (MESAM) yönetim kurulu üyeliği yapar. Halen MESAM ve MÜYORBİR
(Yorumcu Birliği) üyesidir.
• 2000 yılında TGRT' de 13 bölüm devam eden “Milli Eğitim Bakanlığı Liselerarası
Halk Oyunları Yarışması” programını hazırlayıp sunar.
• 2004 yılında TGRT televizyonu '' Ferayi '' türküsünün işlendiği ''Türkü Filmi'' nde
başrol oynar.
• 2004 - Kanal 7 "Sümer Ezgü' yle Nazar Değmesin" adlı eğlence programını hazırlayıp
sunar.
• 2004 TRT Televizyonu'na "Halkalı Şeker" isimli yaz programı hazırlayıp sunar.
• 23. sanat yılını kutladığı 2004 yılında 10 bestesinin bulunduğu "ANADOLU'DAN
GELDİK" isimli albümünü çıkarır. Sümer Ezgü' nün bu albümünde toplumsal
çürümeye karşı yapmış olduğu söz ve müziği kendine ait olan "Anadolu'dan Geldik"
isimli bestesi toplumun her kesimi tarafından büyük beğeni toplar Ayrıca Irak savaşına
karşı yazdığı "Irak Olsun" Kerkük Türkmeneli TV ve You Tube kanalıyla tüm
dünyada etki yaratmıştır.
• Sümer Ezgü 1 Mayıs 2004' de DGB' nin organize ettiği konser için gittiği Almanya'nın
Duisburg kentinde, Rock sanatçısı Peter Bursch ve grubu All Star Band ile birlikte
üçte ikisi Alman 10 bin kişiye seslenir. "Bizim Avrupamız" başlığında, savaştan uzak
ve birlikte uyumlu yaşamaya katkı sağlamak için verdiği bu konserde türkülerini
Türkçe - Almanca seslendirirken, gruptaki tek Türk sanatçı Ezgü' nün bağlamasına,
gitar, saksafon, bateri, piyano, perküsyon ve vokaller eşlik eder.
• Aynı konserde dazlakların Almanya'nın Solingen kentinde yakarak katlettiği 5 kişilik
Genç ailesi' nin anısına, ırkçılığa karşı bestelediği " Solingen Öyküsü " adlı bestesini
de seslendiren Sümer Ezgü, konserinde, Peter'le birlikte Sting' in "Every Breath You
Take" ve Beatles' in "Carry That Weight" isimli şarkılarına da İngilizce eşlik eder.
• 2005 yılında Burdur Atatürk Stadı konserinde 20 bin 328 kişiye aynı anda "Teke
Zortlaması" oynatarak Guinness Rekor denemesi yapar.
• 2005 yılında Ankara Siyaset Dergisi tarafından "Yılın Halk Müziği Sanatçısı" ödülünü
alır.
• 2005 yılında Polis Akademisi tarafından da "Yılın Halk Müziği Sanatçısı" ödülünü alır.
• 2006 yılında Özel Dragos Anadolu Turizm Meslek Lisesi ve Maltepe Belediyesi
tarafından "Yılın Sanatçısı" Ödülüne layık görülür.
• Sümer Ezgü 2006 yılı Mart ayında, Fevziye Mektepleri Vakfı Işık
Lisesi'nde Endonezya gezisi sırasında çektiği fotoğraflardan oluşturduğu "Müziğin
Evrenselliği" adını taşıyan fotoğraf sergisini açar ve İlköğretim öğrencileri ile birlikte
"FOLKLORİK DEĞERLERİMİZ HAKKINDA MÜZİKLİ SÖYLEŞİ " yapar.
• 2006 yılında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için TBMM'de Cumhuriyet konseri
verir.
• 2006 yılında Güney Kore başkenti Seul' de her yıl geleneksel olarak düzenlenen "Hİ
SEUOL FESTİVALİ” nde 4 gün boyunca konserler verir.
• Sümer Ezgü, 2006 yılında Almanya'da düzenlenen Dünya Kupası’nda Bryan Adams,
Gipsy Kings, Simple Minds ve Tokio Hotel gibi dünya starlarının katıldığı "Fan Fest
FIFA WM 2006" adını taşıyan "FIFA Taraftarlar Şenliği" için 2 Temmuz'da
Gelsenkirchen tarihi Schalke Stadyumu'nda konser verir.
• 2006 yılında TV 8'de "Sümer Ezgü İle Anadolu'dan Geldik" isimli programı hazırlayıp
sunar.
• 2007 Nisan ayında 5 yıl sürecek projesinin ilk serisi olan 5. albümü "EGE TOROS
YÖRÜK TÜRKMEN TÜRKÜLERİ" ni Ezgü Müzik'ten çıkarır.
• Bu albüme klip çalışmasından dolayı tarihi Aspendos Tiyatrosu'nu değerlendiren ilk
Türk sanatçısı olur.
• 2007 yılı Mayıs ayında Sümer Ezgü ve 130 yıllık "Andreyevskiy Çarlık Orkestrası,
CCR Konser Salonu'nda Türk-Rus dostluğu için Sümer Ezgü besteleri "Yaban Gülü ve
Şeker Almaya Geldim" in yanı sıra Rus halk şarkısı Kalinka' yı okurlar.
• 2007 yılı Haziran ayında Berlin'de 6. düzenlenen "TÜRK YÜRÜYÜŞÜ" nde konser
verir.
• 2007 yılı Ağustos ayında Sümer Ezgü' nün, memleketi Burdur / Bucak'ta, EZGÜ' nün
çocukluğunun geçtiği en önemli caddeye ismi verilir.
• 2007 yılında Ramazan ayı boyunca haftanın 7 günü Kanaltürk ekranlarından
yayınlanan "Sümer Ezgü İle Ramazan Geceleri" isimli programı hazırlayıp sunar.
• 2008 yılında Avustralya’da Türklerin Avustralya’ya gelişinin 40. Yılı nedeniyle
Sidney ve Melbourne’ de konser verir.
• 2008 yılında proje sahibi olduğu ve Atatürk’ü canlandırdığı “Son Balo Vals Ve
Zeybek” isimli kısa belge filmi Bursa’da balonun yaşandığı orijinal mekanda
gerçekleştirir.
• 2009 yılında “Gençlik Haftası” nedeniyle Ankara’da dünya gençlerine verdiği
konserde kızı Ceren Ezgü ile “Sevgi Bitti – (Love Faded Away) bestesini Türkçe ve
İngilizce okuyarak, Kızılay, Kızılhaç Temsilcileri ve gençlerle birlikte barışın ritmini
çalar.
• 2009 yılında TR MÜZİK'te "Sümer Ezgü'yle Her Pazar" isimli programı hazırlayıp
sunar.
• Sümer Ezgü, yoga, plates ve meditasyonla ilgilenmektedir.
• Makale yazarı olan Ezgü' nün makaleleri www.sumerezgu.com
ve www.turkudostlari.net ile www.istanbulcikmazi.com ve www.facebook.com /
Sümer Ezgü sayfasında yayınlanmaktadır.
• Eğitime büyük önem veren Sümer Ezgü, 2008 yılında TEGV' le ortak birçok projede
yer alır ve Türkiye'nin çeşitli yerlerinde eğitim gönüllüleri ile birlikte müzikli
söyleşiler yaparak, yurt çapında kitap kampanyalarına destek verir.
• Müjdat Gezen Sanat Merkezin'de halk müziginde yorum dersleri verir. • Sümer Ezgü uluslararası konserler verir. Bunlardan bazıları; Bulgaristan, Malta,
İngiltere, Almanya, Eski Yugoslavya, İtalya, ABD, Arnavutluk, Hollanda, Belçika,
İsveç, Norveç, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan Avusturya, Yunanistan, İsviçre,
Fransa, Güney Kore ve Avustralya’ dadır.



ÇOCUK OYUNU

16 Aralık Cuma Saat: 13.30
KARAGÖZ ÇEVRECİ
Düzenleyen: İsmail Yeşilbağ Tiyatrosu
Yer: Ağva Mercan Köşk Sosyal Tesisleri

Hacivat karagözü ziyaret eder. Karagöz çocuğunu uyutmakta olduğu için kızar. Hacivat
Karagöze türlü şakalar yaparken sonradan oyuna dahil olan Ormancı ve Beberuhi de
Hacivat’a katılır ve Karagözü tam bir şaşkına çevirirler.
Sonra hep birlikte çevre halkını da yanlarına alarak çevre kampanyası başlatırlar.
Oyunun mesajı, çevrenin önemini anlatmaktadır.


SEMİNER

16 Aralık Cuma Saat: 18,30
TALHA UĞURLUEL İLE İSTANBUL MACERASI
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi

Tarihçi Yazar Talha Uğurluel
Manisa Demirci'li olan Talha Uğurluel, 1997 yılında Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nin
Tarih bölümünden mezun oldu. 8 yıl özel radyolarda tarih programları yaptı. İki yıl İmaj
kitap çalışmaları yapmış olup, Mukaddes Emanetler ve Harp Mecmuası kitaplarının
editörüdür. Çeşitli kurum ve derneklerin eğitim programları dahilinde tarih seminerleri
vermekte ve özel televizyonların tarih programlarında danışmanlık yapmaktadır. Fatih
Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Uğurluel, Samanyolu Televizyonu’nda her sabah
yayınlanan “İnancın Gölgesinde” programında tarihi mekanlarımızı tanıtmaktadır.
İmparatorluklar kenti olması sebebi ile mimari musiki, edebiyat ve daha pek çok ortak
paydaların hiçbir dünya şehrinde görülemeyeceği bir şekilde kültürel mübadeleyi başarabilmiş
tek kenttir.
Talha Uğurluel, “İstanbul Hikayeleri” programı kapsamında güzide İstanbul’umuzu bizlere
tarihi ve sanat öğeleri açısından irdeleyerek kendi yorumuyla aktaracak…

SEMİNER

16 Aralık Cuma Saat:18.30
İMPARATORLUĞUN SON YÜZYILI
Düzenleyen: Mehmet Ali Beyhan
Yer: Atatürk Kitaplığı


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
HAMİDE UYSAL KONSERİ
Düzenleyen: Hamide Uysal
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi

Hamide Uysal
1980 yılında Malazgirt’te doğdu. İlk ve orta öğrenimini Sakarya’da tamamladı. Mersin’de lise
eğitiminin yanı sıra, İçel Musiki Derneği’nde solist ve korist olarak müzik çalışmalarına
başladı ve buraya bağlı olarak çeşitli konser etkinliklerinde bulundu. 1997 yılında Silifke
Uluslararası Folklor ve Müzik Festivali’nde TSM birinciliğini aldı.
1998’de girdiği İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Ses Eğitimi bölümünü ikincilikle
kazandı. Burada dört sene Prof. Dr. Alâeddin Yavaşça’dan uslûp ve repertuar, Şehnaz Rizeli
Hanım’dan nazariyat, Mehmet Şeker Bey’den tanbur, Ferşan Başaka Hanım’dan şan dersleri
aldı ve Prof. Dr. Selahattin İçli, Erol Sayan ve diğer değerli hocalarla çalışma fırsatını buldu.
Okul sonrasında da Prof. Dr. Alâeddin Yavaşça Bey’den musiki konusunda faydalanmaya
devam etti. 2003’de TRT’nin düzenlemiş olduğu amatör sesler yarışmasında Marmara Bölge
Üçüncüsü seçildi ve mezuniyetinden sonra müzik çalışmalarına çeşitli sanatçılarla konser
etkinliklerinde bulunarak, fasıl ve solo programlarıyla devam etti. Kartal Halk Eğitim
Merkezi’ne bağlı olarak bir süre, repertuar ve nazariyat hocalığı yaptı.
2006’da katıldığı, Doğan Dikmen şefliğindeki CRR Türk Müziği Topluluğu’nda solist olarak
konser çalışmalarına başladı, 2010’a kadar devam etti. Aynı zamanda, TRT İstanbul
Radyosu’nda da, Arşivden Mikrofona, Arşivden Sololar, Sanatçılarımızdan Birer Şarkı,
Şarkılardan Bir Demet, Her Telden, Makamlar ve Şarkılar gibi çeşitli programların
yapımcılığını üstlendi. Solo bant ve bazı canlı yayınlarda konuk sanatçı olarak görevlendirildi.
TRT2 Kanalının Klasik Türk Müziği programında solist; 2009 yılında TRT Müzik
Kanalı’nın Fasıl programında, Nurettin Çelik’le fasıl gurubunda hanende olarak yer aldı.
2011 yılında misafir sanatçı olarak alındığı, İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma Ve
Uygulama Topluluğunda solist olarak görev almakta ve özel çalışmalarıyla birlikte, TRT
İstanbul Radyosu’nda yapımcı olarak çalışmalarını halen sürdürmektedir.

KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
AHMET TURAN ŞAN KONSERİ
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi

Ahmet Turan Şan
25 Temmuz 1956 Sivas Merkez doğumlu. İlk, orta ve lisenin bir kısmını Sivas’ta okuduktan
sonra İstanbul’a tahsiline devam etmeye geldi.
İlk sanatsal eğitimini; sanatçı olan babası Osman ( Keskinbıçak ) Şan ve ağabeyi Ömer Şan,
yengesi Bilge Şan’dan alarak Türk Folklor Kurumu’nda geliştirdi. Saz (Gardaşlar) ekibi
kurarak birçok sanatçıya eşlik etti. Liseden sonra İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı
Temel Bilimler Bölümü’nü bitirdi. TRT İstanbul Radyosu’nu 1976 yılında “Amatör Sanatçı”,
1981 yılında “Yetişmiş Sanatçı” olarak kazandı.
1980 yılında Şerife (Öveycenik) hanımla evlendi.
Birçok dernek, vakıf, kurum ve kuruluşta; bağlama ( saz ), şan ( ses eğitimi ), solfej, repertuar
öğretmenliği, rehberlik, Zümre Başkanı (İSMEK) ve (TÜRK FOLKLOR KURUMU THM
GRUP BAŞKANLIĞI ile) koro şefliği ile idarecilik yaptı.
TRT’ de; 1990’dan sonra “Bağlama ile çalıp okuma” hakkı aldı. Aynı zamanda TRT’de Nota
tashih, İcra denetim ve Repertuar Kurulları’nda görev yaptı. Nota, bant ve CD arşivleri,
derleme - araştırma ve nota yazma çalışmaları bulunmaktadır. Yüzün üzerinde uzun hava ve
onlarca türkü notası yazıp TRT - THM Repertuarına kazandırmıştır.
Kendi imkânlarıyla çok sevdiği Türk Halk Edebiyatı nazım şekillerinden oluşan;
ETKİLENDİKLERİM ve ŞİİRLERİM olmak üzere iki bölümde topladığı TURNA isimli bir
şiir kitabı mevcuttur.
SİVAS HALAYLARI VE TÜRKÜLERİ adlı kaset çalışmasının ve KANAL-7 TV’nin
“TÜRKÜ HİKÂYESİ” ile yapılan filmlerin saz icralarını, bazı eserlerin okumasını ve
yönetmenliğini yaptı.
İTÜ TMDK’ ini bitirmekte olan birçok öğrenciye bitirme ve mastır tezlerinde bire bir ve
dolaylı olarak yardımcı oldu. 2009’da Üsküdar Belediyesi IV. Uluslararası Sempozyumuna
THM Bilimi ve ÜSKÜDAR VE ADI GEÇEN TÜRKÜLER adlı bildiriyle katıldı.
Halen ( 1982’den beri ) TRT İstanbul Radyosu’nda THM Ses Sanatçısı olarak görev
yapmaktadır.
Ayrıca ek iş olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları –
İSMEK – ‘de ZÜMRE BAŞKANI VE ÖĞRETMEN olarak hizmet etmektedir. 30 yıldır evli ve iki çocuk ( Onur ve Orkun ) babasıdır.


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
BAĞLAMA DÖRTLÜSÜ
Yer: Yeşilpınar Kültür Merkezi


KONSER

16 Aralık Cuma Saat:20.00
ATAKAN AKDAŞ KONSERİ
Solist: Yaprak Sayar
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi

“ Yaralı Kalbim ” isimli şarkıyla büyük başarı kazandı. İlk solo albümünü müzik severlerin
beğenisine sunan Atakan’ın söz ve bestesi kendine ait birçok bestesi bulunmaktadır. Türk
sanat müziği ve güncel şarkılardan oluşan geniş bir repertuara sahiptir.


KONSER
16 Aralık Cuma Saat:20.00
FERYAL ÖNEY- CAVİT MURTEZOĞLU KONSERİ
Yer: Başakşehir Kültür Merkezi

“Tebriz’den Toros’a” projesi, zaman ve mekândan yola çıkarak, Tebriz’den Toroslar’a doğru
bu coğrafyanın düşünürlerinin izini sürüyor, onların öğütlerini saz ve sözle anlatıyor. Bu
coğrafyanın güçlü ezgilerini dinlerken, bu ezgilerin hangi düşünsel iklimden beslendiğini de
göreceksiniz. Bölgelerin dil ve tarzlarında farklılıklar olsa da, konserde göreceğiniz gibi,
ritüel müziklerinde hakikatin dili ve rengi değişmiyor.



KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
SWING A LA TURC
Düzenleyen: Önder Foçan
Yer: Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi

Projenin farkı, otantik Türk müziği enstrümanı olan “ney”in de yer alması olmuştur. Projede
parçaların çoğu Türk sanat müziği kökenlidir. Türk Sanat Müziği kaynaklı olmayan parçalar
ise "Lal", "Karlı Kayın Ormanı", “Sen” gibi her zaman beğendiğimiz, huzur ve derin müzikal
keyif aldığımız, yıllardır genel beğeni de bulmuş, ünlü ve güzel eserlerdir.


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
AKADEMİK TÜRK MÜZİĞİ BEŞLİSİ
Yer: Güngören Erdem Beyazıt Kültür Merkezi


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
SUAT SANCAR’LA EŞSİZ NAMELER
Yer: Ümraniye Atakent Kültür Merkezi

Türk Sanat Müziği’ne yepyeni bir beste anlayışı ile merhaba diyen Suat Sancar, elli civarında
beste, yüz civarında güfte ve şiirlerin, aynı zamanda da birçok ödülün de sahibidir.


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
VEYSEL DALSALDI KONSERİ
Yer: Sultanbeyli Kültür Merkezi

Veysel Dalsaldı
1968'de İstanbul'da doğan sanatçı, dini musiki meşklerine Türk Tasavvuf Musikisi ve
Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Vakfı’nda; Hüseyin Sebilci, Hafız Ali Gülses, Hafız Kemal
Tezergil ve Hafız Zeki Altun ile başladı. Daha sonra Cüneyt Koşal ile Lâdini ve Dini
Müzikler üzerine çalışmalar yapan sanatçının, "Can Elleri", "Görene" ve “Dervişane” isimli
albüm çalışmaları bulunmaktadır.
Ulusal kanallarda birçok programa konuk olan sanatçı, yurt içi ve yurt dışında birçok konsere
katılmıştır. 1991 yılında girdiği “T.C. Kültür Bakanlığı Tarihi Türk Müziği Topluluğu"nda
halen görev yapmaktadır.


KONSER

16 Aralık Cuma Saat: 20.00
İLTER BURAK KALAY KONSERİ
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi
İlter Burak Kalay
Müziğe küçük yaşlarda başlayan; ilk, orta ve lise öğrenimini İzmir’de tamamlayan İlter Burak
Kalay 1999 yılında İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı’na girdi. Öğrenim hayatı boyunca
birbirinden kıymetli hocalarla çalıştı. (Alaeddin Yavaşça, Nevzat Atlığ, Selahattin İçli, Erol
Sayan, Tülun Korman)2003 yılnda başarıyla mezun oldu. Aynı yıl Türk Eğitim Vakfı’nın
(TEV) düzenlemiş olduğu Safiye Ayla ve Zeki Müren Ses Yarışmasında Zeki Müren dalında
1.oldu. Bir süre İstanbul Radyosu’nda sözleşmeli Ses Sanatçısı olarak görev yaptı. Vatani
görevi sonrasında İBB Özürlüler Müdürlüğü’nde eğitilebilir zihinsel engelli çocuklara
müzikle terapi dersleri vermeye başladı. Birçok Amatör Türk Müziği Korosu’nda şeflik yapan
İlter Burak Kalay bunun yanı sıra özel bir radyoda Türk müziği istek programı da
yapmaktadır.


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
BU DÜNYA HEPİMİZİN
Düzenleyen: Uygur Çocuk Tiyatrosu
Yer: Ümraniye Atakent Kültür Merkezi

Bu dünyayı çocuklarımız bize emanet etti. Peki, biz gönül rahatlığıyla“emanete hıyanet
etmedik” diyebiliyor muyuz? Çocuklarımızın da kendi çocukları tarafından “hıyanet etmekle”
suçlanmaması için; onları uyarmalı, bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Tiyatro bu iş için
etkili araçlardan biri. Çünkü onlara “parmak sallayarak” değil; göstererek, eğlendirerek,
düşünmelerini sağlayarak ulaşmanın en kolay yolu. Birileri; iyi ve yaşanası bir dünya için bir
şeyler yapmalı… Biz bunun için en iyi bildiğimiz şeyi, tiyatroyu seçtik. Çocuklarımızın
yüzüne daha rahat bakabilmek için… “İstediğimi yaparım” diyenlere, dünyayı kendi malı gibi
görenlere “BU DÜNYA HEPİMİZİN” diyebilmek için… Ya siz? Suha UYGUR


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat:12.00
MASAL MASAL MATİTAS
Düzenleyen: Duru Tiyatro
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi

Neden Masal ???
Bir varmış bir yokmuş, Allahın deli deli kulları çokmuş, çok demesi günah, az demesi
sevapmış… Memleketin birinde bir deli varmış, 2 deli yokmuş, 3 deli de yokmuş, diyorum ya
size sadece 1 tane deli varmış, o da bize yetermiş… Diye başlardı masallar, büyüklerin dilinden…
Günümüz teknolojisinin olmadığı eskilerde, mum ışığında dikkatle dinlenen masallar vardı.
Çünkü yaşadığımız bu toprakların kocamaaannn bir masal dünyası vardı, uçsuz bucaksız bir
dünyaydı bu, keloğlanı da içine alır, Köroğlu’nu da, peri kızını da için alır, devanasını
da amaaaa yine de fındıkkabuğuna sığar, dünyaya sığmazdı. Görüntü yok, sesler vardı, biz
renklendirirdik anlatılanları, şekil verir, hayal gücümüzü sonuna kadar kullanırdık, benim
masal rengim başka senin ki başka olurdu. Masallar dünyamızı renklendirirdi...
Anlatırdı nineler, dedeler masalları… iyi ki varlardı… ama gün geldi, hepsi uçup gitti,
masallarda zannımca orda bir yerler de bitti… Biz anlatmayı unuttuk, zaman değişti.
Oysa her gece sadece birazcık, içimizdeki çocuğa ve çocuğumuza zaman ayırsak…
Biz çocuklarımızın hem masal kahramanı hem de masal anlatıcısı olalım, her gece onları bir
memleketten diğerine taşıyalım, okyanusları aşalım, Nasrettin hoca ile tanışıp, zürafa ile dans
edelim, Keloğlanla yemek yiyip, Parmak Kızı bulmaya çalışalım…
Çünkü her masal biraz daha büyütür bizi, biraz daha bizi biz yapar…
Gökten 3 elma düşmüş, biri benim başıma, biri senin başına, biride masalları dinleyecek
çocukların başına:))
Masal Masal matitas
Müzikli Danslı Çocuk Oyunu
Yazan: Banu Çiçek, Günay Ertekin
Yöneten: Banu Çiçek
Dramaturg: Günay Ertekin
Yön.yardımcısı: Özlem Durmaz
Dekor-kostüm: Özlem Durmaz
Müzik: Can Emre Uygan
Dans- hareket: İlyas Odman
Işık: Tuncay Sebi
Oyuncular: Aliye Uslu, Ceyda Akel, Mert Aydın, Duygu Arat, Özlem Durmaz, Yeliz
Şatıroğlu Yalnızlıktan sıkılan çocuk bir gece yatmadan önce pencereden gökyüzünü seyre dalar.
Gökyüzünden çocuğun üzüntüsünü gören ay nine ve yıldızlar yeryüzüne iner ve çocuğu
masallarla tanıştırır. Masal dünyasında birlikte keyifli bir yolculuğa çıkarlar…
Çocuk önce çizgilerini kaybeden zebra, yapraklarını düşüren bodur çamla tanışır ve onlardan
“yaşadığı her durumda sakin ve sabırlı olmayı” öğrenir. Daha sonra göle maya çalan Nasrettin
hocayla karşılaşır ve kendisinden “doğruluğu dürüstlüğü, verilen sözde durmanın değerini”
anlar. Sonunda Orman’da kendine oyun arkadaşı ararken sırtındaki dikenler yüzünden hor
görülen kirpiyle ve ona kötü davranan orman sakinleriyle tanışır. Kirpiden, -kendisine kötü
davranılmasına rağmen- cesaretli tavrı ve iyiliği sayesinde “fedakârlığı ve dostluğu”
öğrenir…
Oyunumuzun sonunda yalnızlıktan sıkılan ve üzülen çocuk, masallar sayesinde yüreğini ve
düşüncelerini güçlendirir. Artık masalların büyülü ve renkli dünyası, onun kendi yaşamına ve
yalnızlığına arkadaş olmuştur.
Çünkü masallar yüreğimizi güçlendirmenin en güzel yoludur…))


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
ARI MAYA VE CIZBIZLA BIZBIZ
Düzenleyen: Masal Gerçek Tiyatrosu
Yer: Sultanbeyli Kültür Merkezi

İki sevimli arı arkadaş, ana kraliçe’nin hasta olduğunu duyunca onlara önemli bir görev
düşmekteydi. Acaba bu görev neydi? Cızbız’la Bızbız, bu görevi başarıyla yerine
getirebilecekler miydi? Hep beraber göreceğiz.


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
AKIL KUTUSU
Düzenleyen: Yeniay Yapım
Yer: Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi

Bencil kral haznesini doldurmaktan, eğlenmekten ve uyumaktan başka bir şey yapmaz. Zor
koşullar altında yaşayan halkından ise günbegün ağırlaştırdığı vergileri toplamayı ihmal
etmez. Halkın arasından seçilen temsilciler, bu durumu durdurmaları için bakalım bir şeyler
yapabilecekler mi?

ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
GÜZEL VE ÇİRKİN
Düzenleyen: Altınok Tiyatrosu
Yer: Güngören Erdem Beyazıt Kültür Merkezi

Kibar bir şamdan, dakik bir saat, titiz bir çaydanlık, neşeli bir süpürge, dans eden tabaklar,
çatallar, kaşıklar, peçeteler...
Hepsi bu oyunda!
Her türlü alanda giderek kirlenen dünya şartlarında yetişen çocuklarımız; belki de gün gelecek
duygudan uzak konserve bir dünya ile yüz yüze kalabilecekler... Biz sesimiz yettiğince
çocuğa hatta büyüğe de ulaşıp, hatalardan ders almayı anlatırken, dış güzelliğin geçici olduğu
asıl güzelliğin içte olduğu mesajını veriyoruz. Sevginin ne denli güçlü olduğunu, insanın
sevdikleri için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağının öyküsünü dile getiriyoruz. Biz de hiçbir
fedakarlıktan kaçınmadan perdemizi sevgili çocuklarımız için açmaya devam edeceğiz. Bu
düşünceden hareketle Güzel ve Çirkin adlı oyunda seyircileriyle buluşuyor…
Kalabalık bir kadroyla sergilenen oyunun koreografisi profesyonel dansçılar tarafından uzun
bir prova süresinden sonra hazırlandı. Seyirciyi muhteşem bir dans gösterisi gerçek bir çocuk
müzikali bekliyor. Işığın, Kostümün, Dekorun, Müziğin ve Koreografinin ustaca kullanıldığı
oyunun konusuna gelince,
Konusu:
Büyük ve güzel bir şatoda yaşayan, yakışıklılığı ile övünen kendini beğenmiş prens, yapılan
bir büyü sonrası korkunç bir canavara dönüşürken; sarayda yaşayanlarda büyünün etkisi
altında kalırlar. Prens sevmeyi ve sevilmeyi öğrendiği zaman büyü bozulacaktır. Aksi halde
ömrünün sonuna kadar korkunç bir canavar olarak yaşamak zorunda kalacak olan Çirkin
giderek bu gerçeği kabullenmeye başlar; ta ki karşısına Güzel çıkana dek...
Uyarlayan & Yöneten: Murat Altınok
Kostüm ve Dekor Tasarım: Tuba Altınok
Koreografi: Berke Yüksel
Oynayanlar: Kadim Yaşar, Damla Özen, Ece Bozkaya, Volkan Ceylan, Fatih Ermiş, Sezer
Arıçay, Ezgi Serdaroğlu, Setenay Karadaş, Mert Ay


ÇOCUK OYUNU
17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ
Düzenleyen: Tiyatro Mie
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi

Kırmızı Başlıklı Kız arkadaşı sincapla oynarken annesi gelir ve elindeki kek dolu sepeti
büyükannesine götürmesini ister. Kırmızı başlıklı kız ve sincap yola koyulurlar… Ormanda
dolaşan kurt kekin kokusunu alır ve peşlerine düşer. Kırmızı Başlıklı Kız ve sincap aslan
kraldan yardım ister. Aslan kral, yardıma yetişebilecek mi?


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.00
BAHAR ŞENLİĞİ
Düzenleyen: Tiyatro Lir
Yer: Başakşehir Kültür Merkezi

Dostlarımız her yıl kutladıkları bahar şenliği için hazırlık yaparken Ulu Çınar, şenliği
başlatacak olan "bahar çarkını çalıştırma görevini" Çeri’ye verdiğini ilan eder. Çeri çarkı
çalıştıracak sihirli cümleyi bulabilecek midir? Peki dostlara Minti'nin, Tiko ve
Fiko'nun basına neler gelecektir?


ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat:12.00
SEVİMLİ KAHRAMANLAR
Düzenleyen: Oyuncu Tayfası
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
Yazan: H.İbrahim Kaplan Yöneten: Onur Alagöz

Pinokyo, Keloğlan, Oburiks, Şirinbaba, Pamuk Prenses ve Cadı... Evet, yanlış duymadınız
hepsi aynı hikâyede... Nasıl mı?

Bir oyun düşünün; içinde, iyisiyle-kötüsüyle en tatlı, en cadı halleriyle masal kahramanları...
Bir oyun düşünün; müzikli, bol eğlenceli, hareketli, dur durak nedir bilmeyen…
Bir oyun düşünün; rengârenk kostümler, rengârenk bir salonda rengârenk bir seyirciye
oynanan…
Bir oyun düşünün; ya da çocuklar siz hiç düşünmeyin biz düşündük ve sizin için hazırladık…

Sonunda karşınıza "Sevimli Kahramanlar”ı çıkardık...
Sanat Yönetmeni: Kerem Yılmaz

ÇOCUK OYUNU

17 Aralık Cumartesi Saat: 12.30
MUTLULUĞUN PEŞİNDE
Düzenleyen: Derme Tiyatro
Yer: Yeşilpınar Kültür Merkezi

Yalnızlığa itildiğini ve yalnız kaldığını düşünen bir çocuğun, öncelikle, ailesince
cezalandırılıp, ilgisiz bırakılarak daha da yalnızlığa ve yanlışlığa itildiğini ve en sonunda bu
durumun ailesi ve arkadaşları tarafından fark edilip, yanlışa yanlışla karşılık verilmemesi
gerektiği, yalnız çocuğu tekrar kazanmak için verilen mücadeleyi konu alan bilgi içerikli bir
oyun…


SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat:14.00
TASARIMCILAR, TASARIMLARI VE HİKÂYELERİ
Düzenleyen: Erdem Akan
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi


SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat: 14.00
OSMANLI’DAN CUMHURİYET’E TÜRK İKTİSAT DÜŞÜNCESİ
Düzenleyen: Ahmet Güner Sayar
Yer: Türk Edebiyatı Vakfı

Bu yılki konferanslarımız Osmanlı asırlarından Cumhuriyet'e uzanan tarihi bir perspektif
içerisinde, iktisat düşüncesinin seyri ve bir Osmanlı mirası olarak Cumhuriyet'e olan etkilerini
ele alacağız. Çözümlememiz iki esas üzerine olacaktır. İnsan ve yapı. İnsandan kastettiğimiz,
onun iktisadi maddeyle yoğruluşu ya da ona olan mesafesinin tespiti ve bunun
sorgulanmasıdır. Osmanlı iktisadi yapısının boyutlarının ortaya konulması ise, bu
çözümlememizin ikinci esasını teşkil edecektir. Bu bağlamda, dönemler itibariyle kurgulanan
yapının unsurları [norm] ile bu unsurların somut gerçek [reel] karşısında elde ettiği başarı ve
somut iktisadi gerçek karşısında uğradığı erozyon ve yeni norm arayışları incelenecektir.
Konferanslarımızın ilk aşamasında Osmanlı iktisat zihniyetinin dayandığı esaslara yer
verilecektir.

SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat: 14.00
GÜNLÜK HAYATIN KÜLTÜREL YANSIMALARI
Düzenleyen: Süleyman Seyfi Öğün
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi


SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat:14.00
HATIRATLAR ARASINDA
Düzenleyen: İsmail Küçükkılınç
Yer: Atatürk Kitaplığı
"Hatıratlarla 27 Mayıs 1960 Darbesi"

Hatıratlar, tarihî ehemmiyeti haiz hadiselerin bizzat içinde bulunmuş şahsiyetlerin bu
hadiselerin resmî tarih yazımında ve vesikalarda bulunmayan ve kamuya aksetmeyen, mal
olmayan cephelerini aydınlatırlar. Böylelikle hem tarihin daha doğru anlaşılmasını hem de
rehberlikleriyle ders alınıp benzer hadiselerin vukuuna mani olarak, devletin ve bireylerin
zarar görmemesini temin ederler.


SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat:14.00
HAYATA EDEBİYATLA BAKMAK
Düzenleyen: Fatih Andı
Yer: Divan Edebiyatı Vakfı


SEMİNER

17 Aralık Cumartesi Saat: 14.30
YAZARLIĞIN SAKLI BAHÇESİ
Düzenleyen: Ali Ural
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği

Ali Ural

1959 yılında Samsun Ladik’te doğdu. İlk şiiri Mavera dergisinde çıktı. (1982) Yüksek
öğreniminin ardından bir süre editörlük yaptıktan sonra Şule Yayınları’nı kurdu.

(1989) Merdiven Sanat isimli aylık bir sanat dergisi çıkardı. (1997-2000) 24 sayı çıkan bu
derginin yanı sıra Kitaphaber isimli iki aylık bir kitap-kültür dergisi yayınladı. (1997-2006)
2005 yılında Merdivenşiir adlı iki aylık bir şiir dergisi çıkardı. ( 2005-2007) Yayın
yönetmenliğini de yaptığı bu dergilerde, şiir, öykü ve denemelerini yayınladı. Türkiye
Yazarlar Birliği İstanbul şube başkanı olan Ural, Şehir Tiyatroları Repertuar Kurulu üyeliği,
Frankfurt ve Paris Kitap Fuarları edebiyat moderatörlüğünde de bulundu. Ural, Zaman
gazetesinde haftalık denemeler yazıyor. A. Ali Ural’ın başlıca eserleri şunlar:

Körün Parmak Uçları (Şiir-1998)
Posta Kutusundaki Mızıka (Deneme-1999)
Yangın Merdiveni (Hikaye – 2000)
Şafii Divanı (Tercüme-Araştırma-2002)
Makyaj Yapan Ölüler (Deneme – 1004)
Resimde Görünmeyen (Deneme-2006)
Kuduz Aşısı (Şiir-2006)
Güneşimin Önünden Çekil (Deneme-2007)
Satranç Oynayan Derviş (Deneme-2008)
Tek Kelimelik Sözlük (Deneme- 2009)
Ejderha ve Kelebek (Deneme-2010)


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
SİBEL PAMUK KONSERİ
Yer: Güngören Erdem Beyazıt Kültür Merkezi

Gücünü Türk halk müziğinin kadim kültüründen ve Sibel Pamuk'un kendine has güçlü yorumundan
alan, Payidar adlı eserde yüzyılımızın en önemli ozanlarından, yaşayan efsane Neşet Ertaş’ın Kaşların
Karasına adlı eseri Flâmenko’yla karışık sanatçının yaşadığı yer Bozkır’ın tezenesi ile ustalıkla
harmanlandı.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
NECDET KAYA KONSERİ
Yer: Şile Kültür Merkezi

Türk Halk Müziği’nin genç yıldızı Necdet Kaya, etkileyici yorumu ile geçmişten geleceğe en
güzel türkülerimizi yöreden yöreye harmanlıyor ve dinleyicilerine unutulmaz dakikalar
yaşatıyor.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
MELİHAT GÜLSES KONSERİ
Yer: Ümraniye Atakent Kültür Merkezi
Melihat Gülses
İlk müzik eğitimini babası Ahmet Tahir Köseoğlu’ndan almaya başlamış ve kendisinden
birçok eser meşk etmiştir. 1976’da girdiği İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Ses
eğitimi (Şan) Bölümü’nü tamamladı. TRT İstanbul Radyosu’na girdi.
Melihat Gülses’e konservatuar eğitiminin son iki yılında Tanbur öğretmenliği yaptı. Halen
TRT İstanbul Radyosu’nda Tanbur sanatçılığının yanında bestekârlığı ve ressamlığı ile de
tanındı. Halen müzik yaşamına TRT İstanbul Radyosu'nda devam etmektedir.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
CAHİT BERKAY FİLM MÜZİKLERİ
SOLİST: DERYA PETEK
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi

Müzik hayatına, 1962 yılında Siyah inciler grubunda başladıktan sonra, Moğolları kuran ilk
kadroda yer aldı. Grupta akustik elektrik gitar, yaylı tambur, ıklığ, bağlama çalıyordu. 1974'de
sinema dünyasına giren Berkay, Moğollar dışında yıllardır film müzikleri yapıyor


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
AYSUN GÜLTEKİN KONSERİ
Yer: Sultanbeyli Kültür Merkezi
Türk müziği dalında yılın sanatçısı seçildi. Sanatçı, “ Yabancı Damat, Köprü, Kurtlar Vadisi
Irak, Kurtlar Vadisi Pusu “ dizilerinde türküler seslendirmiştir. TRT İstanbul Radyo’su
sanatçısı olan Aysun Gültekin, türküleri doğru yorumlayan, kendine özgü edası, sesinin
derinliği ile kendine hayran bırakan, Türkiye’nin başarılı kadın Türk halk müziği
icracılarındandır.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
SÜLEYMAN ERKİŞİ KONSERİ
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi

Süleyman Erkişi gerek konservatuar yıllarında, gerekse sonrasında, Türk sanat müziği ve
Türk tasavvuf müziği dallarında yüzlerce konser verdi. Özellikle semâ gösterisi eşliğinde verdiği Tasavvuf müziği konserleri büyük ilgi gördü. Ulusal ve yerel yayın yapan Türk
televizyonlarına Türk tasavvuf müziği, Türk sanat müziği solisti ve konuk sanatçısı olarak
katıldı.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat:20.00
VEDAT SAKMAN KONSERİ
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi

İlk çaldığı enstrüman davul oldu. Daha sonra gitarla tanıştı. 70'li yılların, bir grup oluşumu
içinde şarkılar yapma ruhu, müzik yaşantısında belirleyici oldu. Grup Doğuş ile 12 yıllık
beraberliği oldu. Bu dönemde aranjörlük ve armoni çalışmaları yaptı. Grup Doğuş'tan
ayrıldıktan sonra reklam ve film müziklerinin yanı sıra pop müziği şarkıcılarına şarkılar verip,
düzenlemeler yapmaya başladı.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat: 20.00
FUAT SAKA KONSERİ
Yer: Başakşehir Kültür Merkezi
Fuat Saka
1952 yılında doğan Fuat Saka, İstanbul'da resim, Fransa ve Almanya'da da müzik eğitimi aldı.
Akustik gitar, bass, buziki, davul, perküsyon, keyboard, saz, çura, tambur ve flüt gibi çeşitli
çalgıları çalabilmektedir. İlk albümünü 1982 yılında "Yıkılır Zulmün Son Kaleleri" adıyla
çıkardı. Bir yıl sonra da "Ayrılık Türküsü" albümünü piyasaya sürdü. 1980’li yıllarda uzun bir
süreliğine yurt dışına çıkan sanatçı, "Kerem Gibi (Nazım Hikmet Şiirleri)" albümünü 1984
yılında çıkardı.
Sanatçı, dördüncü albümü "Sevdalı Türküler"i 1987 yılında çıkardıktan bir yıl sonra
"Nebengleis (Kenardaki Ray)" albümüyle çıktı sevenlerinin karşısına. Daha sonra bu albümü
1989’da çıkardığı "Askaros", 1991 yılında piyasaya sürdüğü "Semahlar ve Deyişler" ve
1993’de çıkardığı "Şiirce" albümü izledi.

Müziğine Lazca caz yakıştırması yapılan Fuat Saka, 1994 yılında çocuklar için düzenlediği
"Torik Balıklar Ülkesinde" albümü müzik marketlerde yerini aldıktan iki yıl sonra, 1996’da
Demir Gökgöl'le "Arhavili İsmail" albümünü çıkardı.

Yerli ve yabancı müzisyenler için düzenlemeler yapan Saka, lazutlar serisinin ilki olan
"Lazutlar"ı 1997 yılında sundu hayranlarına. Üretken ve kaliteli müzik yapan birkaç
sanatçıdan biri olan Fuat Saka, bir yıl sonra da "Sen" albümüyle çıktı hayranlarının karşısına.
Serinin ikinci albümü olan "Lazutlar II"yi 2000 yılında, "Perçem Perçem" kasetini de bir yıl aradan sonra 2001 yılında çıkardı.

Son yıllarda Türk müzikseverler tarafından çok sevilmeye başlanan sanatçı, serinin üçüncü
albümü olan "Lazutlar III"ü 2002 yılında bitirdi ve piyasaya sürdü.

Yaptığı müziklerle bir kültür elçisi gibi çalışan Saka, uluslararası birçok solo konser verdi ve
Almanya, Fransa, Danimarka ve Türkiye’den birçok müzisyenle çalıştı. Müzik hayatını
İstanbul - Hamburg - Paris üçgeninde sürdüren sanatçının grubu alman, Amerikalı, Gürcü ve
Azerbaycanlı müzisyenlerden oluşuyor.


KONSER

17 Aralık Cumartesi Saat:20.00
MURAT ÇELİK KONSERİ
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi

Murat Çelik
4 Mart 1965'te Bakırköy'de dünyaya geldi düşlerimizin tutsak kahramanı... 1993 yılında Düş
Sokağı Sakinleri grubunu Murat Yılmazyıldırım ile birlikte kurarak müzikal anlamda
profesyonelliğe adım attı.
"Futbolcu olacaktım, sakatlanınca İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’ne girdim. Hocalarımın
saçını kes ısrarına dayanamayıp müzisyen oldum... 1965'ten beri yaşadıklarımı ve
yaşayacaklarımı Düş Sokağı Sakinleri’yle paylaşmaktayım. En güzel bestem kızım Zeynep
Ada’dır; ben güzel olan her şeyi severim, çünkü Rabbimi bana hatırlatır …"

Solo kariyerine "Su Düşleri" albümüyle başladı daha sonra Düş Sokağı Sakinleri'nden
ayrılarak "Seyyah" isimli albümünü çıkardı.

Murat Çelik, Ekim 2004 yılında "Gülziya" isimli roman çalışmasını gerçekleştirdi. Roman
ikinci baskısını 2005'in ekiminde yaptı. Ardından 2005 yılının sonlarına doğru "Aşkın Elif
Hali" isimli şiir kitabı yayımlandı.

Hissettiklerini ve yaşadıklarını: "Aklınızla kalbinizin kesiştiği yere dikkat edin, elimizde bir
tek o kaldı" diyerek özetlemektedir.


Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.