Yerel seçimler Öncesi Nimetullah Topu ile Özel Söyleşi
Yerel  seçimlere sayılı günler kala partilerin çalışmaları hız kesmeden devam  ediyor. AK Parti Belediye Başkan Adayı Nimetullah Topu ile gecikmeli de  olsa uzun ve dobra bir söyleşi gerçekleştirdik.
Ak Parti Belediye  Başkan Adayı Nimetullah Topu İstanbulum Gazetesinden Derya Arslan, Son  Haber’den İsa Kırım ve Gazete Ataşehir’den Oktay Eroğlu’na seçimler ve  Ataşehir ile ilgili konuştu.
Ataşehir’de seçimin AKP ve CHP  arasında geçeceğini vurgulayan Nimetullah Topu, CHP’nin aday olarak  mevcut Belediye Başkanı Battal İlgezdi’yi göstermesinin, kendisi ve  partisi için bir avantaj olduğunu ifade etti.
Gündemdeki 17  Aralık süreci ve ardından yaşanan olayların, kendisi ve partisine  olumsuz bir geri dönüş yaratmayacağını belirten Topu, parti  seçmenlerinin bu kara propagandadan etkilenmeyeceğine vurgu yaparak,  yapılan son anketlerde bir olumsuzluk olmadığını dile getirdi.
“Belediye işi ciddiye almadı”
Ataşehir’in  başlıca sorunlarından imar ve mülkiyet konusunda, Ataşehir  Belediyesi’nden çok Büyükşehir Belediyesi’nin mücadele ettiğini söyleyen  Topu, Ataşehir Belediyesi’nin bu konularda ciddiyetsiz tutum  sergilediğini belirtti.
“Ataşehir’e yakışır vizyon getireceğiz”
Seçim süreciniz nasıl ilerliyor?
Seçimlere  bir ay gibi kısa bir zaman kaldı. Beş yıllık ilçe başkanlığı görevinden  sonra belediye başkanlığına talip oldum. Rakibimiz de mevcut belediye  başkanı. Dolayısı ile yarış iki parti arasında olacak. Teşkilat ve  kadromuzun heyecanı ile bu seçimi alacağımıza inanıyoruz. Rakibimizin  belediyeyi yöneten kadro olmasının avantajları ve dezavantajları var.  Özellikle beş yıldır Ataşehir’de yapılmayan hizmetlerin, halkın  taleplerinin yerine gelme oranının düşük olması bizim avantajımız diye  düşünüyoruz. Bu durumda, mevcut belediye başkanının devam etmesi bizim  için bir dezavantaj değil aksine avantaj. Beş yıl boyunca iyi muhalefet  etmiş bir kadroyuz. Bu anlamda kamuoyuna taşıdığımız ve zaman zaman  taşıyacağımız yetersizlikleri, şaibeli durumları da halkımız zaten  biliyor. 1 Mart’ta resmi kampanya sürecinin başlaması ile seçim  atmosferinin daha çok hissedebileceğini söyleyebilirim.
Diğer  aday adayı arkadaşlarınız ile birlikte çalışacağınızı söylediniz. Birkaç  kişi dışında diğerlerini yanınızda göremiyoruz. Bu konuda neler  söyleyeceksiniz?
HATALARIMIZI ANALİZ ETTİK
2009  yerel seçimlerinde çok az bir farkla seçimi kaybettik. O dönemki seçim  kampanyasını, eksiklerimizi, hatalarımızı çok iyi analiz ettik. 2010  referandumu ve 2011 genel seçimleri de şu anki mevcut kadromuzun hem  seçim başarıları hem de seçim tecrübesidir. Dolayısı ile Ataşehir’i  tanıyan, bilen ve Ataşehir’in de tanıdığı bir kadromuz var. Bu anlamda  önümüzdeki 30 günün tempolu bir seçim dönemi olacağına, bu sürecin  sonunda da kazanan taraf AK Parti olacağına inanıyoruz. Ataşehir’in  gerçekten ak belediyeciliğe ihtiyacı var. AK Partili bir belediye ile  Ataşehir’in sorunlarının önemli bir kısmının çözüleceğini ve Ataşehir’e  ismine yakışır bir vizyon getireceğimizi iddia ediyoruz.
13 aday  adayımız vardı. Bunlardan bir kısmı, Ataşehir siyaseti ile bağı olan  arkadaşlarımız değildi. Bu arkadaşlarımız adaylık noktasında bir  değerlendirme olmayınca, kendi siyaset yaptığı bölgelerde çalışmalarına  devam ediyor. Ataşehir ile bağı olan arkadaşlarımızın hepsi ile  görüşüyoruz. Önümüzdeki günlerde yapacağımız proje sunumumuza onları da  davet edeceğiz. Saha çalışmalarımızda da rol alacaklar. Burada yanınızda  görmek kavramı biraz subjektif bir kavram. Beraberiz, beraber  yaptığımız etkinlikler de var. Aday adayı arkadaşlarımızı, 1 Mart  tarihinde başlayacak olan asıl kampanya döneminde yanımızda  göreceksiniz.
Başkan aday adaylarından hiçbiri listenizde yok. Neden?
Genelde  arkadaşlarımızın böyle bir talebi olmuyor. Ataşehir’de böyle yoğun bir  talep olmadı. Belediye başkanlığına müracaat etmiş kişileri meclis  kadrosunda değerlendirdiğiniz zaman, meclis üyesi adaylığına talip olmuş  kişilere haksızlık etmiş oluyorsunuz.
ctp_gazetemaster.qxd
DEMOGRAFİK YAPI
Aday listesinin belirlenmesinde demografik yapıyı göz önünde bulundurdunuz mu?
Sivaslı,  Kastamonulu olmasından ziyade önce Ataşehirli olması gerekiyor. Bunun  yanında, kendi hemşehrileri üzerinde, STK düzeyinde ve kendi bölgesinde  etkili olan isimler, özellikle geleneksel yapının devam ettiği  bölgelerde hemşehricilik hassasiyetleri var. Biz de bunu dikkate aldık.  Bunu dikkate alırken de Ataşehirli ve kendi bölgesinde etkin olması  önceliğimiz oldu. Demografik anlamda alt sıralarda olup bölgede etkili  olduğunu düşündüğümüz isimlere de listede yer verdik.
MECLİS LİSTESİ
Meclis adaylarının belirlenme sürecinde nasıl bir politika izlediniz?
Meclis  ve belediye başkan aday adaylarımız vardı. Nihayetinde şu an bir tane  belediye başkan adayımız 33+4 tane de meclis üyesi adayımız var. Talep  daha fazla idi. Özellikle meclis üyelerinin belirlenme sürecinde ilçe  başkanlığımız, şahsımız, il başkanlığımız ve il yöneticilerimiz ile  ortak bir istişare heyeti oluşturduk. Meclis üyesi adaylarımız ile tek  tek görüşmeler yaptık. Neden meclis adayı olmak istediklerini, Ataşehir  ile ilgili yapmak istediklerini sorduk. Bu değerlendirmeler sonrasında  meclis üyesi potansiyeli olan arkadaşlarımızdan belli bir sayı elde  ettik. Bizim kriterlerimiz de vardı. Öncelikli kriterimiz; Ataşehir’de  ikamet etme ya da işyerinin Ataşehir’de olmasıydı. Bunun yanında  demografik dağılıma dikkat ettik. Bölgemizde yoğun nüfusu olan; Sivas,  Kars, Kastamonu, Ordu, Giresun, Sinop şeklinde devam eden yapıya önem  verdik. Bir de nüfuslar ölçeğinde mahallelerimizin temsil edilmesi için  gayret ettik. Bununla birlikte geçmiş dönemde görev almış  arkadaşlarımızdan da kurumsal hafızayı devam ettirme anlamında görev  verdiğimiz arkadaşlarımız oldu. Teşkilatımızda uzun yıllar görev yapmış  arkadaşlarımıza da görev verdiğimiz oldu. Ortak bir karar ile listemiz  oluştu.
EN İYİ LİSTE BİZDE
Bütün partilerin  listeleri seçim kuruluna verildi. Ataşehir’de tüm siyasi partiler  içerisinde en yerel kadroyu, sokağa dokunan ve hitap eden meclis  kadrosunu oluşturduğumuz konusunda da iddialıyım. Özellikle CHP’nin bu  konuda mahalle, memleket ve bölge temsili noktasında da yetersizliğini,  meclis üyesi listesinden görebiliyoruz. Belediye başkan aday adaylığı  sürecinde de şahsımız tercih edildi. Diğer arkadaşlarımız da Ataşehir’i  kazanmamız için canla başla çalışacaklar.
Sizce aday olarak neden siz seçildiniz?
Bütün  ilçelerimizde kamuoyu anketleri yapıldı. Görev yapan teşkilatların da  görüşleri alındı. Hem kamuoyu anketlerinde hem de teşkilat ölçeğinde,  ismimin diğer adaylara göre öne çıkması ve 5 yıl boyunca yapmış olduğum  ilçe başkanlığı görevim, bölgeyi iyi tanımam tercih sebebidir.
17 Aralık olayları ve sonrasında yaşanan gelişmeler Ataşehir’e nasıl yansır?
Yedi  seçim üst üste kazanıp, Türk siyaset tarihinde önemli bir başarıya imza  atmış kırılması zor rekorlara sahip olan bir partiyiz. Bununla da gurur  duyuyoruz. Önümüzdeki yerel seçimlerde, ardından gelen cumhurbaşkanlığı  seçimleri ve bir sonraki genel seçimde de; oylarımızın düşmeyeceğine  dair genel bir kanaat varken; sandıkta netice alamayan, AK Parti’ye  zarar veremeyenlerin ‘gezi olayları, 17 Aralık süreci’ ile Başbakanımızı  ve AK Parti’yi yıpratma sürecinin yaşandığına hepimiz şahit olduk.  Bunların, AK Parti’nin oylarını düşürme projesi olduğunu halkımız da  biliyor. Genel kanaat bu yönde. Yapılan son anketlerde ve bizim  gözlemlerimizde de herhangi bir olumsuzluk olmadığını görüyoruz.  Seçmenimiz bu kara propagandadan etkilenmeyecektir.
Belediye hizmetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Belediye’nin  ideolojik bir yaklaşımı var. Deniz Gezmiş Parkı, Türkan Saylan Tıp  Merkezi gibi isimler koyarak kendi ideolojisini yansıtıyor. Bunun  arkasından bazı parklara Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş ismini  vermek istedi. Bu tepkilere sebep oldu. Alparslan Türkeş ismini  veremedi. Necmettin Erbakan ismini vermişse de çok fazla karşılık  bulamamıştır. Belediyecilik anlayışımızda, hizmetlerimizi; bir  ideolojiye has anlayışla değil, toplumun genel kanaatini dikkate alan  bir anlayış içerisinde yapacağız. Bu ideolojik belediyecilik, sadece  isimlerle kalmamıştır. Hizmetlerde, işe alımlarda, görev ve yetkilerde  de devam etmiştir. Dolayısı ile biz bu tarzda, toplumu ayrıştıran  hizmetler, yatırımlar ve isimlerden memnun değiliz.
Türkan Saylan, Deniz Gezmiş gibi isimleri değiştirmeyi düşünüyor musunuz?
Halkımızın  genelinin de memnun olmadığını çok iyi biliyoruz. Önümüzdeki dönemde,  bu isimler ve yeni yapacağımız hizmetler ile ilgili de halkın  taleplerini dikkate alacağız. Yetki belediye meclisindedir.
Ataşehir’e tam donanımlı bir tıp merkezi planlıyormuşsunuz. Nereye yaptırmayı planlıyorsunuz?
Şu  an mevcut olan Türkan Saylan Tıp Merkezi 4 yıla yakındır hizmet veren  bir sağlık merkezi. Tam zamanlı çalışmaya geçmesi zaman aldı. Geldiği  noktada, halkımızın taleplerine kısmen de olsa cevap verebilmektedir.  Dolayısı ile bu sağlık hizmetini geliştireceğiz. Esatpaşa, Örnek,  İçerenköy gibi bölgelerde de sağlık hizmeti açmayı hedefliyoruz. Bunun  yanı sıra, bölgemizdeki Aile Sağlık Merkezleri’ne de belediye olarak  ciddi yatırımlar yapıp, oradaki şartları ve imkanları iyileştirmeyi  hedefliyoruz. Ataşehir Belediyesi, Türkan Saylan Tıp Merkezi’ne yatırım  yapmıştır ama Aile Sağlık Merkezleri’ne karşı çok ilgisiz kalmıştır. FSM  Hastanesi ile ilgili Sağlık Bakanlığımızın büyük projesi var. Sağlık  konusunu çok önemsiyoruz.
Bir demecinizde Ataşehir  Belediyesi’nin dağıttığı suyu analiz ettirdiğinizi, sağlıksız çıktığını  ifade ettiniz.Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
İlk  dağıtıldığında tankerden dağıtılan bir su vardı. Biz, o suyu analiz  ettirdik ve bunu belediyeye de ifade ettik. Damacana usulüne dönüldü.  Belediye, belli bölgelerde çok düzensiz bir şekilde damacana ile su  dağıtıyor. Pazar arabalarının içinde zorlanarak evine su götüren  kişilere de, suya ihtiyacı olmadığı halde gelip götürenlere de şahidiz.  Bu sistemi insani ve modern bulmuyoruz. Doğru olan gerçekten ihtiyacı  olan kişilerin doğru tespit edilip evlerine su götürülmesidir.
Engellilere yönelik projeleriniz var mı?
Meclis  listesinde iki engelli aday arkadaşımız var. Önümüzdeki dönem  engelliler merkezi kuracağız. Engelli vatandaşlarımızı ciddi bir şekilde  kayıt altında takip edeceğiz. Onların hayata katılmalarını  sağlayacağız. Bu anlamda belediye’nin engellilere yönelik somut bir  projesi yok. Varsa çıkıp anlatsınlar. Engellilere yönelik çok ciddi  yatırım yapacağız. Toplumumuzun dezavantajlı sınıfları olan; yoksul  ihtiyaç sahipleri, engelliler ve çalışan bayanlara yönelik hizmetlerimiz  olacak. Ataşehir Belediyesi, İstanbul’un en büyük ekonomisine sahip  beşinci ilçesi. Buna rağmen sürekli borçlanan, dezavantajlı sınıfların  imkanları açısından İstanbul’un sonlarında yer alan bir belediyedir.
ATAŞEHİR’İN SORUNLARI
Ataşehir’in imar, mülkiyet ve ulaşım gibi başlıca sorunları var. Bu sorunlar sizce neden çözülemedi?
Ataşehir’in  imar ve mülkiyet sorununu tek bir nedenden kaynaklanıyormuş gibi ifade  etmek doğru olmaz. Ataşehir’in farklı nitelikte 4-5 bölgesinin ayrı ayrı  sorunları var. Yeni Sahra, Barbaros ve İçerenköy bölgelerimiz önceden  Kadıköy’e bağlıydı. Özellikle İçerenköy’ün yeşil alan sorunu, evlerin  üzerinde sosyal donatı alanlarının olması geçmişten gelen bir sorun.  Ümraniye bölgesindeki sorun da Mehmet Bingöl ve Hasan Can döneminde  aşama aşama bir noktaya getirilmiş. Tapuları verilmiş, mahkeme kararları  beklenmiş bir aşamada iken Ataşehir’e devredildi. Esatpaşa ve  Örnek’teki tapu sorunu da, Üsküdar Belediyesi tarafından bir aşamaya  getirilmişti. TOKİ’ye devredilen belirli arsalar vardı. Bunlarla ilgili  süreç devam ediyor. Belediye’ye devredilen arsalar ile ilgili de o  dönemde yapılan çalışmalardan dolayı kısmi olarak tapu dağıtılabildi.  Sorunların tamamında çözüme doğru yürüyen bir süreç var. Bu çözümlerin  bazılarının önünde mahkeme kararları engeli var. Bazı mahallerde de çok  önemsenmemiş sorunlar var. Özetle, Ataşehir Belediyesi’nin kurulduktan  sonraki sürecini konuşmak daha doğru olur. Bunu değerlendirdiğimizde  belediyenin başarısızlığını net olarak görüyoruz. Y. Çamlıca  Mahallesi’nin sorununun tek muhatabı 18 uygulaması yapması gereken ilçe  belediyesidir. Bu bölge ile ilgili Büyükşehir’in dahi yetkisi yoktur. Bu  bölgedeki suçu, başarısızlığı Büyükşehir’e atmak kendi başarısızlığını  örtme çabasıdır. Esatpaşa’daki tapu sorununda Ataşehir ve Büyükşehir  Belediyesi katkıları ile kısmi bir iyileştirme yapıldı. TOKİ’de olan  arsalar ile ilgili de bir süreç yürümektedir. Bu süreç de önümüzdeki  günlerde sonlanacak. Biz, imar ve mülkiyet sorununu bir seçim aracı  olarak görmüyoruz. Seçim sonucu ne olursa olsun bu meselelerin çözülmesi  için elimizden geleni yapacağız. Yeni Sahra ve Barbaros’un imar  planları çıktı. Son değerlendirme aşamasındadır. A. Veysel ve M. Kemal  Mahallelerinin planları da Büyükşehir’in gündemine alındı, inceleniyor.  İçerenköy’ün 1/5000’lik planlarını Büyükşehir yapacaktır. Büyükşehir tüm  ilçelere hizmet veren bir kurum olduğu için, kendi başına bölgenin  tamamını değiştirecek bir plan yaparken, ilçe belediyesinden bağımsız bu  planı yapmaz. Yetki Büyükşehir’dedir ancak fiili olarak uygulama ilçe  belediyesindedir. İlçe belediyesi planların nasıl olması gerektiği  hususunda bir teklifle Büyükşehir’e gider.
Somut bir anket var mı?
Bizim  yaptırdığımız anketlerde trendin Ak Parti’de olduğu görülüyor.  Teveccühün AK Parti’den yana olduğunu gösteren anketlerimiz var.
Parti olarak Ataşehir’de beş yılda yeterli muhalefet yaptığınıza inanıyor musunuz?
Meclis  grubu olarak yeterli muhalefeti yaptığımıza inanıyoruz. Ortaya  koyduğumuz resmi belgeler ve meclis araştırmaları da bunun örneğidir.  Mevcut belediye ilgili halen devam eden hukuki davalar da bunun somut  sonucudur. Bu belgeler iddianameye dönüştüğünde kimin ne yaptığını,  muhalefetin neler yaptığını göreceğiz
              
           
