KENTLER CEHENNEME DÖNDÜ
Adalar Belediye Başkanı  Farsakoğlu, panelde kentlerin cehenneme döndüğünü belirtirken, ATASAV  Başkanı Sefa SARISOY, günümüzde ülke nüfusunun yüzde 80'nine yakının  kantlerde yaşadığını söyledi. ... 
 
Ataşehir Sosyal, Ekonomik  Araştırmalar ve Eğitim Vakfı (ATASAV) düzenlediği, "Kentleşme ve Yerel  Yönetimler" konulu toplantının açılış konuşmasını yapan Vakfın  Mütevelliler Kurulu Başkanı Sefa Sarısoy   günümüzde nüfusun yüzde  80’nine yakınının kentlerde yaşadığına işaret ederek, kentleşme ile  endüstri devrimi arasında sıkı bir bağ bulunduğuna işaret etti. 
 
Sarısoy,   kentleşmenin olmazsa olmazlarının, kentsel bilginin edinilmesi,  geçmişin değerlerine sahip çıkılması, kentin belleği, kimliği, binaları,  yolları, bilgi ve mali kaynak üretimi, sağlıklı alt ve üst yapı,  ulaşım, hava,su, yeşil alan, hizmetlere erişilebilmek için örgütlenme,  karar alma mekanizmalarına katılma gibi kuralların olduğunu, bunların  kent yaşamı ve kentleşmeyi doğrudan etkilediğini açıkladı. Sefa Sarısoy,  sanayileşme süreci ile birlikte bu temel kuralların kentler için  sağlanamadığını da belirterek, günümüzde yerel yönetimlerin, yanlış bir  algı içinde hizmet götürdüğünü, halkın kentin sakini değil, sahibi  olduğu düşüncesinden uzaklaşıldığını ifade etti. Sefa Sarısoy, günümüzde  yerel yönetimlerin yanlış bir algı içinde hizmet götürdüğüne de  değinerek, ‘’Kent halkına hizmet  sadece park açmak, kaldırım yapmak,  yolları asfaltlamak olmamalıdır. Bu hizmetler zaten belediyelerin asli  görevleri içinde sayılmaktadır. Kaldı ki açılan parklarda bir süre sonra  yiyecek-içecek satan büfelerin yerel yönetimlerce kiraya verildiği,  herkesin malumudur’’ dedi. 
 
Toplantıya Adalar Belediye Başkanı  Mustafa Farsakoğlu, İTÜ Şehir ve Bölge Planlama öğretim Üyesi Prof. Dr  Mete Tapan, Şehir Planlama uzmanı Prof. Dr.  Yücel Ünal, Mimarsinan  Üniversitesi Kentsel Tasarım Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yard. Doç.Dr.  Teoman  Tekkeökoğlu, konuşmacı olarak katıldılar. Toplantı sonunda  konuşmacılara ATASAV Mütevelliler Kurulu Başkanı Sefa Sarısoy, Yönetim  Kurulu Üyeleri Hasan Karayol ve Kemal Anacak ve Tanju Tunca tarafından  teşekkür plaketleri verildi.Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal  Kılıçdaroğlu, Milletvekilleri Adnan Keskin, Gürsel Tekin, Erdoğan  Toprak, Kadir Gökmen Öğüt, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.  Dr.Yılmaz Büyükerşen  kutlama telgrafı gönderdi. Toplantıda  ATASAV  vakfı  davetli ve izleyicilere, 21 maddeden oluşan, ‘’Yerel Yönetimler  Deklarasyonu’’ başlıklı bir bilgilendirme metni dağıttı
 
 
 Plansız kentler yaratıldı
 
Adalar  Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu da, tarım toplumunun hüküm sürdüğü  17. yy kadar  süren feodal yapının sanayileşme ile birlikte sanayileşme  ile birlikte vahşi kapitalizme dönüştüğünü ifade ederek, bu sürecin  kırdan  kente göçü başlattığını söyledi.
20. yy sonlarında sanayi  toplumundan , bilgi toplumuna bir geçiş süreci yaşandığını belirten  Farsakoğlu ‘’Bu süreçte demokratikleşme ve yerel yönetimlerin ortaya  çıktığını görüyoruz. Günümüzde kentleşme olgusu cehenneme düşmekten  farksızdır. Zira kentlerimiz, plansız, düzensiz, altyapısız cehennemler  olarak yaratıldı. Kent sorunlarının çözümü için var olan yerel  yönetimler, yetki, planlama, hizmet anlayışları, halkın yönetime  katılmasını engelleyen uygulamalar, örgütlü hareketin benimsenmemesi  gibi nedenler yüzünden, sağlıklı kentleşmeyi maalesef sağlayamamaktadır .  İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 300 meclis üyesinin bulunduğunu,  salonda halka 25 koltuk ayrıldığını, halkın yönetimlerden uzak  tutulduğunu belirten Farsakoğlu, çizdiği genel çerçeveyi "kentleşmenin  etkin olabilmesi için demokratik katılımın gerektiğini" vurgulayarak  tamamladı’’dedi.
 
Çağa ayak uyduramadığı için yerel yönetim  açısından batının gerisinde kalan Osmanlıda ise, bazı kavramların  batıdan ithal edildiğine dikkat çeken Farsakoğlu, 1839'daki Tanzimat  Fermanı ve 1876'daki Kanuni Esasi'de  yerel yönetimlerin gündeme  geldiğini belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: 
 
"Batı model  alınarak 1854'te İstanbul'da Şehr-i Emanet kuruldu. Ardından Beyoğlu'nda  6. daire diye bir yerel yönetimin kurulduğunu da görüyoruz.   İstanbul'daki kuruluşların ardından taşrada da yerel yönetimler de  oluşturulmaya başlanıyor. Ortadoğu'da mezhepsel çatışmalar ortaya  çıkınca bu defa, güçlü bir vali yönetimi gündeme geliyor ve eyaletler  oluşuyor. Yerel yönetim denildiğinde bugün hep belediye anımsanır ama,  daha önce  köyler ve il özel idareleri de vardı. Ancak yerelde hep  belediyeler öne çıkmıştır’’ diye konuştu. Adalar Belediye Başkanı  Farsakoğlu, şöyle devam etti:
 
‘’Ülkemizde kentleşme olgusu  Cumhuriyet döneminde başladı.  %80'i kırda yaşayanların kentlere göçü  sonucunda "büyük köyler" oluştu ve sorunlar da büyüdü. Çok hızlı olan  göç nedeniyle kent kültürüne yabancı olan insanların yarattığı  gecekondulaşma, bugün kentsel dönüşüm gibi kavramlarla ve uygulamalarla  çözülmeye çalışılıyor. Kent sorunları o kadar çok yönlü ki, günümüzde  kent kavramının yeniden tanımlamak zorundayız. Yoksa sağlıklı, huzurlu  bir şekilde yaşantımızı sürdüremeyiz’’
 
Planlamada yetki karmaşası 
 
Şehir  ve Bölge Planlama Uzmanı Prof. Dr. Yücel Ünal, ülkemizde kent  planlamaları konusunda yıllardır bir yetki karmaşası yaşandığını  belirterek, ‘’Bu nedenle çarpık ve plansız yapılaşma, çağdaş kent  mimarisini ortadan kaldırmıştır’’dedi
 
 
Prof. Dr. Yücel İnal,  kent planlamasında büyük bir karmaşa yaşandığını belirterek, bu  karmaşaya ek olarak, planlar için yapılan yasal düzenlemelerde halkın,  yönetime katılmasını engelleyen maddeler bulunmasının, kentsel  sorunların çözümüne de engel olduğunu vurguladı
Prof. Dr. Yücel Ünal,  Cumhuriyet tarihi boyunca yerel yönetimlerin plan yapma yetkisinin  doğru ilkelerle kullandırılmadığını, yerel yönetimlerin planlamadan  yoksun bir duruma getirildiğini ileri sürerek şöyle dedi: 
 
"Yeni  hazırlanacak Anayasaya planlama yetkisi bakımından bir maddenin  konulması zorunluluktur. Çünkü bugün değişik hükümetlerin çıkarılmasına  ön ayak olduğu 30'a yakın yasa var ve bunlar ülkemizde bir planlama  yetki karmaşası yaratmaktadır. Eğer bugün demokrasinin temel taşlarından  birinin yerel yönetimler olduğunu kabul ediyorsak, iktidarı ve  muhalefeti ile tüm siyasilerin, kentleşme sorunlarına çözüm getirecek  bir noktada konsensüs sağlamaları gerekir. Kent planlamalarının neye  göre yapıldığına, hangi kriterleri taşıması gerektiğine, geleceğin  şehirlerinin alt yapısı ve üst yapısı ile hazırlayıcısı olmasına dikkat  edilmelidir. Bunun için halkın plan kararlarına katılımı sağlanmalıdır.  Kent Planlamasında, rant anlayışından mutlaka uzaklaşılmalıdır’’ 
  
 Kent değerleri korunamıyor
 
Prof.Dr.  Mete Tapan ise konuşmasında, daha çok korumacılık üzerinde durdu. Bir  dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesinde Genel Sekreter Yardımcılığı  görevinde de bulunduğunu ifade eden Prof. Tapan, planlama hatalarını  gördükçe büyük üzüntü duyduğunu belirtti. 
 
Tapan Tabiat ve  Kültür Varlıkları Koruma Kurallarında da görev yaptığının altını  çizerek, günümüzde koruma kurallarından tabiat varlıklarının Şehircilik  ve Çevre Bakanlığı’na bağlandığını, böylece karar alma yetkilerinin de  ikiye bölündüğünü bildirdi. Mete Tapan, planlamalarda şehir alt ve üst  yapılarının, nüfus yoğunluğunun, emsal kriterlerinin mutlaka dikkate  alınması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
 
‘’Mecidiyeköy’de  yıkılan Ali Sami Yen Stadının arazisine devasa rezidanslar ve  alış-veriş merkezi yapılıyor. Bitişiğinde hemen likör fabrikası arazisi  var. Bu arazi de planlama çerçevesinde yok olacak. Burada böyle bir  yapılaşma olur mu?. Bu yapılaşmayı hangi alt veya üst yapı kaldıracak?.  Aynı şekilde İstanbul çeşitli semtlerde yapılan alış-veriş  merkezlerinin, rezidans ve plaza adı verilen büyük yükseltilerin, bu  kente nasıl bir gelecek hazırladığı acaba düşünülüyor mu?. Yüksek  binalara karşı değilim. Ancak bunların kentin bugünkü yoğunluğu bile  kaldıramayan yer seçimlerine karşıyım. Kent değerlerinin korunması  konusunda da yasal güçlükler var. Özellikle sit alanlarının, planlama  yapılırken kesinlikle korunması gerekir. Koruma kurullarının, ağır  çalıştığından şikayetler alınıyor. Evet kararlar biraz geç çıkıyor.  
Ancak  bürokratik işlemler ve maliyet unsurları, çarkın ağır dönmesine neden  oluyor. Planlama yapılırken ön görünüm alanları ile de fazla  oynanmamalı. Boğaziçi öngörünüm çizgileri, çeşitli tarihlerde  değişikliklere uğradı. Bu değişikliklerin getirdiği sonuç ortadadır.  Sonuç olarak, ekonomik, toplumsal, politik, teknik kalkınma, ancak  kültürün, alt yapılarının üst üste konması, korunması, birbirine  eklemlenmesi ile gelecek kuşaklara bir aktarma yapılabilir’’..
 
Uluslararası sözleşmelere uyulmuyor
 
Toplantının  son konuşmacısı Yard. Doç. Dr Teoman Tekkökoğlu, yerel yönetimlerde  halkın planlama kararlara katılımının sağlanmamasına vurgu yaptı.  Tekkökoğlu, Beşiktaş İnönü stadının yıkım kararını örnek göstererek,  şunları söyledi:
 
‘’Kültür eski Bakanı Ertuğrul Günay, bu tarihi  stadın yıkılmayacağını, yeniden düzenleneceğini ifade etti. Bakanlar  değişti, İnönü Stadına yıkım kararı çıktı. Yıkılmayacak diyen de,  yıkılacak kararını açıklayan da aynı iktidarın bakanları. Beşiktaş  Kulübünün taraftarı Çarşı Gurubu’nun gerek internet sitelerinde, gerekse  toplu gösterilerinde, İnönü stadının yıkımına karşı büyük tepkiler  vardı. Binlerce taraftarın bu tepkisine, neden, niçin diye soran oldu  mu?. Elbette olmadı. Peki kentsel kararlarda halkın katılımının  sağlanması gerektiği konusunda uluslararası yerel yönetimler  sözleşmesine imza atan Türkiye’nin, bugün hangi noktada duruğunu  sorgulamak gerekiyor’’.
Tekkökoğlu, kent yaşayanlarının neden yüksek  ve çok katlı binalarda yaşamaya neden mahkum edildiğinin de sorgulanması  gerektiğini belirterek, imar planlamalarının insanların yaşam  kalitelerini bozmadan, daha insani koşullar dikkate alınarak yapılmasını  savundu.
           
                                    
            
              Güncelleme Tarihi: 10 Mayıs 2013, 18:38
            
            
                      
                             
                          
                    
KENTLER CEHENNEME DÖNDÜ
Adalar Belediye Başkanı Farsakoğlu, panelde kentlerin cehenneme döndüğünü belirtirken, ATASAV Başkanı Sefa SARISOY, günümüzde ülke nüfusunun yüzde 80'nine yakının kantlerde yaşadığını söyledi. ...
                        YORUM EKLE
    
              
          1
          MHP Ataşehir İlçe Başkanlığı Kermes Ziyareti
        
            
          2
          MHP Ataşehir, Giresunlular Derneği Ziyareti
        
            
          3
          Ataşehir, Türkiye Kent Konseyleri Yönetimine Seçildi
        
            
          4
          Engelli askerler terhis belgelerini aldılar
        
            
          5
          İstanbul'da 3 günlük elektrik keslecek
        
            
          6
          ABD Tarihinin En Büyük Soygunu
        
            
          7
          Nimetullah TOPU'nun Anneler Günü Kutlama Mesajı
        
            
          8
          Ataşehir Mayıs Meclisi Yenisahra İmar Planı Tartışmaları...
        
            
          9
          CHP, Ataşehirli Kadınların ‘Anneler Günü’nü...
        
            
          10
          Fikirtepe'ye bin 100 konutluk ''Yenitepe''
        
        
  SON DAKİKA HABERLERİ
  ANKETTüm Anketler
  SIRADAKİ HABER