ESKİŞEHİR

Günümüzde öğrenci yoğun nüfusu ile dikkat çeken Eskişehir, M.Ö. bin yılında Frigyalılar tarafından kurulmuştur.

ESKİŞEHİR
HABERİN GALERİSİ
Eskişehir Manzaraları

Eskişehir Manzaraları

ESKİŞEHİR

Günümüzde öğrenci yoğun nüfusu ile dikkat çeken Eskişehir, M.Ö. bin yılında Frigyalılar tarafından kurulmuştur.

2013’te UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Başkenti ve Türk Dünyası Kültür Başkenti olan kent, tarihi, doğal ve kültürel pek çok güzelliğin de merkezidir.

Yalnızca Eskişehir’de çıkarılan ve el emeği ile işlenen lületaşı, evinizi süsleyen anılardan kullanabileceğiniz takılara kadar pek çok farklı türde yapılıyor.

Türk edebiyatı ve tarihinde önemli yere sahip olan Nasrettin Hoca ve Yunus Emre’nin de memleketi olan bu kentte, keyifli zamanlar geçirmek için birçok alternatif mevcuttur.

Anadolu’nun orta noktasında bulunan Eskişehir, üniversitelerin bulunmasıyla oldukça yoğun bir genç nüfusa sahiptir. Bununla birlikte hem tarihin hem de modern kültürün bileşiminden ortaya çıkan kent, her mevsim keyifle ziyaret edilebilir.

Üç bin yıl önce Porsuk Çayı kıyısında kurulmuş olan şehirde, antik dönemlerden Friglerin eserlerine, Osmanlı dönemi etkilerinden modern mekânlara kadar görülecek pek çok yer bulunuyor.
Antik Yazılıkaya Kenti, Frigyalılar tarafından dini merkez olarak kurulan bir kenttir. Pek çok eseri barındıran Yazılıkaya Frig Vadisi, bu uygarlığa ait yazıtların da bulunduğu büyük bir merkezdir. Frig Kaya Anıtları, dinsel törenlerin gerçekleştiği işlenmiş kayalar olmakla birlikte Yazılıkaya (Midas Anıtı) da bu anıtlar içindeki bölgede ve dünyada bulunan en önemli ünik yapılardan biridir.

Han Antik Kenti, yer altı şehri olarak yapılmış ve uzun yıllar yaşam alanı olmuş bir bölgedir. Seyitgazi Kervansarayı, Osmanlı döneminden kalan bir han olmakla beraber Selçuklu, Alpanos gibi pek çok hamam ve çeşme de Eskişehir’de görülmesi gereken yerleri oluşturuyor.

Yunus Emre, Kurşunlu, Alaaddin, Seyit Battal Gazi ve Şeyh Sücaeddin-i Veli cami ve külliyeleri, Osmanlı döneminden kalan ve günümüzde ziyarete açık olan dini mekânlardır.

Eskişehir Lületaşı Müzesi, kent ile özdeşleşen lületaşının en önemli ve değerli örneklerinin sunulduğu yerdir. Anadolu Üniversitesi’ne bağlı olan Cumhuriyet Tarihi, Çağdaş Sanatlar ve Eğitim Karikatürleri müzeleri ise pek çok sergi ve etkinliğin yapıldığı özel müzelerdir.

Özellikle termal kaynakları ve şifalı sularıyla her yıl pek çok ziyaretçiyi ağırlayan Eskişehir, farklı bölgelerdeki tesisleriyle hizmet veriyor. Hasırca, Kızılinler, Çardak, Sakarılıca gibi birçok kaplıca yenilenmenin ve kendinizi iyi hissetmenin merkezlerini oluşturuyor.
Doğanın mükemmel eliyle şekillendirdiği, pek çok sarkıt, dikit ve damlataşların bulunduğu Yelinüstü, Beyyala, Ulubük, Yelini gibi mağaralar, ziyaretçilerini eşsiz bir deneyim sunmak için kapılarını açıyor.

Eskişehir’in ilk yerleşim bölgesi olan ve günümüzde restore edilerek o günlerdeki mimari özellikleriyle korunan Odunpazarı Evleri, kentin Osmanlı dönemindeki izlerini taşımaktadır. Dar sokakları, rengârenk cumbalı evleri ve küçük bahçeleriyle kendinizi bir anda 19. yüzyılda bulabilirsiniz.

Farklı lezzetleriyle de oldukça etkileyici bir mutfağa sahip olan Eskişehir’de özellikle çiğ börek, mutlaka tatmanız gerekenlerden biridir. Çerkez sofrası, harşıl, katlama böreği gibi lezzetler de sizleri bekleyenler arasında.

Eskişehir’de bulunan üniversiteler ile birlikte yükselen genç nüfus, eğlenceli mekânları da beraberinde getirmiştir. Pek çok kafe, restoran ve eğlence mekânı bulunan Eskişehir’de zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Porsuk Çayı’nda yapılan tekne gezilerine de katılarak hem çevreyi keşfedebilir hem de keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.

Antik çağlardan modern zamanlara uzanan bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız, Eskişehir planlarınızı yapmaya şimdiden başlayabilirsiniz!

FOTO GALERİSİ İÇİN TIKLA

Güncelleme Tarihi: 02 Ocak 2015, 12:55
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner110

banner109