'Deniz Gezmiş Günlüğü' kurmaca çıktı! Arkadaşları;''Deniz'in böyle bir günlüğü yoktu''

Ali Yıldırım'ın 'Deniz Gezmiş Günlüğü' isimli kitabı 68'lilerin tepkisini çekti. ''Deniz'in böyle bir günlüğü yoktu'' diyen arkadaşlarına yanıt kitabın yazarından geldi: ''Bu bir kurmaca''

'Deniz Gezmiş Günlüğü' kurmaca çıktı! Arkadaşları;''Deniz'in böyle bir günlüğü yoktu''

Ali Yıldırım tarafından yazılan ‘Deniz Gezmiş’in Günlüğü’ isimli kitap, Gezmiş’in arkadaşları ve 68’lilerin tepkisini çekti.

Aralarında, Oral Çalışlar, Atilla Keskin, Metin Çulhaoğlu, Hasan Ataol ve Tuncay Çelen’in de bulunduğu 50’ye yakın isim tarafından imzalanan açıklamada, Deniz Gezmiş’in böyle bir günlüğünün olmadığı ifade edildi. Ali Yıldırım ise kitabın kurmaca olduğunu ifade etti.

Yol Yayınları’ndan çıkan kitabın önsözünde Ali Yıldırım günlüğü, tam adını vermediği ve İbrahim Bey diye andığı bir avukatın arşivinde bulduğunu ifade ediyor. Kitabın arka kapağında ise şu ifadelere yer veriyor: “.... Bu dosyaların birinde ‘Deniz Gezmiş’in Günlüğü’ yazıyordu. İnanamadım kapak yazısına. Büyük bir hızla karıştırdım dosyayı. Pelur kağıda daktilo ile yazılmış 246 sayfadan oluşuyordu. İlgiyle okudum günlüğü. Deniz mi yazmıştı, avukatları mı, bir başkası mı? Kim yazmıştı? (...) o arşivde bulduğum şekli ile yayınlıyorum. Düzeltme yapmadan, hiçbir ekleme çıkarmada bulunmadan...”

‘YILDIRIM ÖZÜR DİLESİN’

Radikal'in haberine göre, Deniz Gezmiş’in arkadaşları ise açıklamalarında ise “Kitap incelenince, açık bir şekilde, o dönemin gazete haberlerinden, manşetlerinden ve Ali Yıldırım isimli kişinin yalan yanlış yorumlarından derlendiği açıkça görülmektedir. Ve bunlar, sanki Deniz’in ağzından çıkmışçasına yazılmıştır” ifadelerine yer verildi. Dönemin gazetelerinde Deniz Gezmiş ve arkadaşları aleyhine çıkan magazin haberlerinin yine Gezmiş’in ağzından çıkmış gibi kitapta yer aldığı belirtilen açıklamada “Biz, Deniz yoldaşımızın böyle bir günlüğü olmadığını, onu çok yakından tanıyan insanlar olarak kesinlikle biliyoruz. Ali Yıldırım isimli bu kişiyi, salt para kazanmak için yaptığı etik olmayan bu davranışı nedeniyle şiddetle kınıyor ve aldattığı halkımızdan özür dilemesini bekliyoruz…” denildi.

Kitabın yazarı Ali Yıldırım ise gönderdiği açıklamada, kitabın kurgu olduğunu belirterek “Bunun kurgu olduğunu yazmayı insan aklına hakaret olarak düşünmüştüm. Demek ki anlaşılmamış. Yeni baskısında ‘belgesel kurgu’ yazarız” dedi. Kitapta yer alan bilgilerin Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının mücadelesini yücelttiğini ifade eden Yıldırım, kitapta bahsedildiği gibi yanlış yorumların bulunmadığını ileri sürdü. “Magazin haberleriyle Deniz’in itibarını zedelediğimi de nereden çıkarıyorsunuz?” diye soran Yıldırım, bu eleştiriyi hak etmediğini söyledi. Yıldırım açıklamasını “Denizler’in hatırasını ve yolunu gölgeleyen bir tek cümle gösterin, bin kez özür dileyeyim” sözleriyle bitirdi.

TV DİZİLERİNE GİREN DEVRİMCİ

Türkiye 68’inin liderlerinden Deniz Gezmiş, 2000’li yıllara kadar daha çok ‘sol-sosyalist’ dünya içerisinde popülerdi. Gezmiş’in bu popülaritesi hiç kuşku yok ki daha çok ‘ideolojik’ bir yakınlıktan kaynaklanıyordu. Ancak, 2000’li yıllarla bu durum da değişmeye başladı. Ünlü bir giyim firmasının Deniz Gezmiş’in paltosunun benzerini yapıp piyasaya sürdüğü haberleri bile çıktı. Ama Gezmiş’in dizelerdeki pöpülerliği son yılların önemli gelişmelerinden. Gezmiş önce ‘Hatırla Sevgili’ dizisinde görülmüştü. Daha sonra ‘Bu Kalp Seni Unutur mu’da anıldı. Son olarak ise ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’de de konu oldu. Denizler’in idamı Reis Çelik’in 1998’de çektiği ‘Hoşça kal Yarın’ filmine de konu olmuştu. İnternetten kitap satışı yapan ideefix adlı sitenin arama motoruna aratıldığında kapağında ‘Deniz Gezmiş’ fotoğrafı olan 15’ten fazla kitap yer alıyor.

KİTAPTA NELER VAR

Kitap ilk bakışta, Deniz Gezmiş tarafından kaleme alınan notlardan yazılmış izlenimi uyandırıyor. Çünkü, önsözde yazar Ali Yıldırım bu notları bir avukatın arşivinde bulduğunu ve hiçbir satırına dokunmadan yayımladığını ifade ediyor. Aynı bilgiler kitabın arka kapağında da mevcut. Ama kitabı biraz karıştırınca üsluptan önsöz ve arka kapaktaki bilgilerle ilgili kuşkuya düşülüyor. Çünkü yazar, daha ilk sayfada 17 Eylül 1970 tarihini not düşüyor ve şöyle yazıyor: “Evet yarın tahliye oluyorsunuz. 10 Haziran’da gelmiştiniz Sağmalcılar Cezaevi’nden Cihanla....”; 21 Eylül 1970 tarihi notu ise “Arkadaşlarının arasında bir birlik olmadığını görüyorsun” diye başlıyor. Birinci tekil şahıs kullanılmayan, daha çok Deniz Gezmiş’le sohbet havasında olan bu satırlar daha çok yazar tarafından kaleme alındığı izlenimini bırakıyor. Dikkatli bir okurun, daha önce çıkan kitaplar ve gazete haberlerinden yola çıkılarak bu kitabın yazıldığını anlaması mümkün.    (Akşam)

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER