Başkan Topbaş hazırlanan yeni imar kanunu değerlendirdi

Kadir Topbaş,, İstanbul'un her tarafında yüksek yapıların olmaması gerektiğinin altını çizen Topbaş, "Yüksek yapıların yapılacağı alanlar belirlenmeli.

Başkan Topbaş hazırlanan yeni imar kanunu değerlendirdi
Kadir Topbaş, hazırlanan yeni imar kanunu değerlendirdi

İstanbul Belediye  Başkan Kadir Topbaş, gazetecilerin gündemle ilgili sorularını cevaplandırdı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı ve hazırlıkları süren yeni imar kanunu hakkında konuşan Başkan Kadir Topbaş, “Sayın Başbakanımızın açıkladığı bizim de takip ettiğimiz imarla ilgili düzenlemelerin gelişim süreçlerine uygun bir anlayışla devam etmesini arzu ediyoruz” dedi.

Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak ilgili bakanlarla yapılan toplantılarda gündeme gelen imar yasasının bürokratlar belli belirli bir noktaya getirildiğini ifade eden Kadir Topbaş, “Bu kanunun ortaya koyduğu imar planının anayasa niteliğinde olması gerekiyor. İmar kentlerin geleceğinin tasarlanması demektir. Bu plan günlük yaşamın standardını yükseltecek ve gelişim sürecine de katkı sunacak bir düzenleme olmalıdır. Geçmişi saygı duyan geçmişin değerlerini geleceğe taşıyan bir dizayna ihtiyaç duyulmaktadır” diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu’nun da ifade ettiği gibi düzenlemenin imar rantlarının kişiye özel değil, kamuya rant oluşturacak şekilde ve halk menfaati ile kent menfaatini ön planda tutacak bir yasa olması gerektiğini vurgulayan Başkan Topbaş, İBB ve Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) olarak başka ülkelerdeki kentlerin planlama süreçlerini ve imar hareketlerini takip ederek çalışmaları ilgili bakanlıklara aktardıklarını söyledi.

Yerel yönetimlerin kaynakları genişletilecek

“Bir plan bütünlüğü içinde olaya bakmak gerekir. 2014 te tekrar göreve geldiğimizde hastane okul otel gibi kamu menfaati dışında kalan bireysel plan değişikliği yapmayacağımızı açıklamıştık” diyen Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü; “Plan bütünlüğü içerisinde oluşacak bir rant varsa onu da kamuya aktarımı konusundaki bazı düzenlemeleri de talep ettik. Tarla niteliğindeki alanlar planlarda imara dönüştüğünde oluşacak rant kamuya aktarılmalı kişilere değil. Birileri arsa kapatarak geleceğe yatırım yapmamalı. Herkes aldığı alanın içine aldığının farkında olmalı. Ve oradaki imar yapılanmasının ne olduğunu bilerek adım atmalı. Bu özellikle kamu vicdanını rahatlatacak bir adımdır. İnanıyorum ki tüm yerel yönetimler bu çıkacak yasadan memnuniyetini ifade edecekler. Özellikle yerel yönetimlere kaynak akarımı konusunda önemli bir fırsat verilecektir. Birilerinin kasasına girmesi yerine milletimiz kazanacaktır.”

Kanuna TBMM’deki tüm siyasi partiler de destek vereceğine inandığını belirten Topbaş, “Çünkü yarınları düşünüyoruz, geleceği hazırlıyoruz. Bugünün ihtiyaçlarını karşılarken koruma kullanma dengesini dikkate alan, tarihi çevre başta olmak üzere geleceği hazırlayacak bir düzenleme yapmak gerekiyor. Kamusal alandaki şeffaflık adına plan değişikliklerinin belirli bir sisteme oturması adına yerel yönetimlerin de işini kolaylaştıracak ve kamu vicdanını rahatlatacaktır. Sayın Başbakanımıza bundan dolayı özellikle teşekkür ediyorum. Bizim de imar kanunu konusundaki çalışmalarımız ve arzularımız yapılacak kanuna yansımış oldu” şeklinde konuştu.

Şehrin her noktasında yüksek yapı olmaz...

Topbaş, hazırlanan imar kanunun kentsel dönüşümü nasıl etkileyeceği yönündeki bir soruya ise şu cevabı verdi; "Bu kanun master planlar çerçevesinde hazırlanacak, münferit parsellerde parsel bazında bir değerlendirme yerine, bütüncül bakılacak. Bir ilçe, kent parçası, ilçenin bir mahallesi boyutunda da olabilir. Burada yaparken o bölgenin etkileşimini, altyapısını, geleceğini düşünerek bir düzenleme yapmak gerekiyor. Doğrusu da bu. Sizin oraya getireceğiniz yeni yerleşim mantığının, kentsel dönüşümün kentin diğer noktalarını rahatsız etmemesi lazım. Mevcut planlar devam ediyor ama bundan sonraki süreçte rahatsız edici adımlar atılmayacak."

İstanbul'un her tarafında yüksek yapıların olmaması gerektiğinin altını çizen Topbaş, "Yüksek yapıların yapılacağı alanlar belirlenmeli. Orada yüksek yapı yapmak isteyenlerin de elde edecekleri rantı yerel yönetimlerle paylaşması sağlanmalıdır. Her alanda yapı dokusunu bozan yapıların yükselmesi yerine böyle bir düzenleme kamu vicdanını rahatlatacak. Hem de yerel yönetimlere ciddi kaynak oluşturacak. Gelişigüzel imar hareketleri olmayacak ve altyapıyı olumsuz yönde etkilemeyecek, ulaşım kararlarınızı bozmayacak. Yapılan planlar vatandaşlarımızın ruhsatlar dahil gözetiminde ve denetiminde olacak. Bunlar geçmişte yoktu, adım adım bu noktaya gelindi" diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 15 Ocak 2015, 23:24
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER