İstanbul da sele dönüşen yağmur faciasında ders çıkarılması gerekliliğine dikkat çeken İBB Meclisi CHP Üyesi Berker Merter hazırladığı önergesinde Rögarların tıkalı olması, sel sularının sokak ve caddelere taşmasına neden olduğunun aşikar olduğunu söyleyerek uyarıda bulundu: “İstanbul’da ortaya çıkan hoş olmayan bu görüntünün bu tablonun altyapının ne durumda olduğunu göstermiştir ve doğal afete hazırlanmanın, arama kurtarma ekibi hazırlamanın yanı sıra alt yapının hazır hale getirilmesi elzem olmuş ve durum gözler önüne serilmiştir” dedi. İstanbul genelinde logarların bakım ve temizlenmesi, yağmursuyu ızgara ve baca yenileme, temizleme işlemleri ile yağmursuyu bacalarının yol kotuna yükseltilmesi gerekliliğine dikkat çeken CHP’li Berke Merter hazırladığı önergesinde Başkan Kadir Topbaş’ın cevaplaması isteği ile 4982 sayılı bilgi edinme kanunu ve 3071 sayılı dilekçe kanunu uyarınca İBB Meclis Müdürlüğüne sundu düşüncelerini ve önerilerini şöyle sıraladı: Organize sanayi bölgeleri ve fabrikaların alt yapı temizliği aylık yada yıllık periyodik altyapı bakımlarının yapılıp yapılmadığı gözden geçirilmelidir. Yine rögar, ızgara, baca ve kanal tıkanıklarının giderilmesi durumu gözden geçirilmelidir. Artık iklim şartları değişti daha da değişmeye doğru gidiyor. İklim değişiklikleriyle bu tarz kısa süreli yağışların artacağı ortaya çıktığına göre şehrin alt yapısının yağacak en şiddetli yağmur dikkate alınarak dayanıklı olması da artık elzem olmuştur. İstanbul’da yaşanan bu keşmekeş durumun ve su taşkınlarının sorumlusu yağmurun değil, gerekli alt yapı çalışmalarının yetersiz olduğu da gözler önündedir. Ve artık yetkililerin böyle durumlarda her seferinde benzer şeyleri ve açıklamaları da inandırıcılığını kaybetmektedir. Yaşanan bu nahoş durumun İstanbul’un mevcut imar planlarının bozulması sonucunu olduğunu da artık görmemiz gerekiyor. Ne oluyor, mevcut plana göre altyapı hazırlanıyor, ancak gerek belediyeler, gerek bakanlık bu planların dışına çıkarak yoğun yapılaşmaya izin veriyor ve mevcut plana göre hazırlanan altyapı ise görüldüğü gibi ilk doğal afette çöküyor; Yollar, caddeler, sokaklar, tüneller, metrolar sularla doluyor ve insanlar boğulma tehlikesi geçiriyor. Tabi can kaybının olmamasına şükür ediyoruz. AKP İstanbul’u 23 yıldır, Türkiye’yi ise 15 yıldır yerelde ve genelde yönetiyor, mazaret aramaması ve mazaret üretmemesi gerekiyor. Ortaya çıkan tablo gösteriyor ki şehir de önce plan yapılır, imar durumu çıkarılır. İstanbul da olduğu gibi önce oteller, AVM’ler, rezidanslar, hastaneler, üniversiteler, metro, metrobüs, benzin istasyonu yapılmaz veya yapıldıktan sonra meclisten onay alınmaz”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi CHP Üyesi Mehmet Berke Merter hazırladığı önergesini İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın cevaplaması isteği ile 20.07.2017 Perşembe günü İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis müdürlüğüne sunduğu önergesi şöyle;

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞINA 

4982 sayılı Bilgi edinme kanunu ve 3071 sayılı dilekçe kanunu uyarınca; Aşağıdaki sorularımızın Belediye Başkanlığı’nca yazılı olarak cevaplandırılması için, gereğini arz ederiz.

Konu: İstanbul genelinde atık su ve yağmur suyu kolektör hatları temizliği, kanalizasyon ve yağmursuyu hatları, kollektör hatları, açık menfez kanallar, rögarlar, ızgaralar ve rögar bacalarının bakımları ve temizliği hakkında. 20.07.2017 Malum, 17 Temmuz 2017 Salı günü sabah saatlerinde İstanbul'da yaklaşık 1 saat süren şiddetli yağmur kenti felç etmişti. İstanbul genelinde şiddetli yağmur nedeniyle birçok yerde su baskını meydana gelmiş, bir çok bölgede iş yerlerini ve konutları su basmıştı. Yine şehirde birçok kavşak ve viyadük sular altında kalırken, aşırı yağış nedeniyle trafikte seyretmeye çalışan bazı metrobüslerin bile içine su dolmuş, kimi metro, otobüs, metrobüs duraklarını su basmıştı. Rögarların tıkalı olması sonucu sel sularının taşması sonucu sel suyu basan yol, sokak ve caddeler de olmuştur ve yüksek sayıdadır.

İstanbul’da ortaya çıkan hoş olmayan bu görüntünün bu tablonun altyapının ne durumda olduğunu göstermiştir ve doğal afete hazırlanmanın, arama kurtarma ekibi hazırlamanın yanı sıra alt yapının hazır hale getirilmesi elzem olmuş ve durum gözler önüne serilmiştir.

Artık iklim şartları değişti daha da değişmeye doğru gidiyor. İklim değişiklikleriyle bu tarz kısa süreli yağışların artacağı ortaya çıktığına göre şehrin alt yapısının yağacak en şiddetli yağmur dikkate alınarak dayanıklı olması da artık elzem olmuştur. İstanbul’da yaşanan bu keşmekeş durumun ve su taşkınlarının sorumlusu yağmurun değil, gerekli alt yapı çalışmalarının yetersiz olduğu da gözler önündedir. Ve artık yetkililerin böyle durumlarda her seferinde benzer şeyleri ve açıklamaları da inandırıcılığını kaybetmektedir.

Yaşanan bu nahoş durumun İstanbul’un mevcut imar planlarının bozulması sonucunu olduğunu da artık görmemiz gerekiyor. Ne oluyor, mevcut plana göre altyapı hazırlanıyor, ancak gerek belediyeler, gerek bakanlık bu planların dışana çıkarak yoğun yapılaşmaya izin veriyor ve mevcut plana göre hazırlanan altyapı ise görüldüğü gibi ilk doğal afette çöküyor; Yollar, caddeler, sokaklar, tüneller, metrolar sularla doluyor ve insanlar boğulma tehlikesi geçiriyor. Tabi can kaybının olmamasına şükür ediyoruz.

AKP İstanbul’u 23 yıldır, Türkiye’yi ise 15 yıldır yerelde ve genelde yönetiyor, mazaret aramaması ve mazaret üretmemesi gerekiyor. Ortaya çıkan tablo gösteriyor ki şehir de önce plan yapılır, imar durumu çıkarılır. İstanbul da olduğu gibi önce oteller, AVM’ler, rezidanslar, hastaneler, üniversiteler, metro, metrobüs, benzin istasyonu yapılmaz veya yapıldıktan sonra meclisten onay alınmaz. İstatisik bilgi olan dünya da ki bazı büyük metropollerde ki yeşil alan oranını tekrardan hatırlatırsak; Moskova : % 54, Londra : % 33, New York : % 27, Brüksel : % 19, Berlin : % 15 ve İstanbul : % 2, durum budur.

Anlaşılıyor ki şiddetli yağmurlar neticesinde yağmursuyu ızgaraları ve bacaları ile logar kapaklarının bakımsız ve tıkalı olduğundan ölüm olaylarına varan maddi manevi problemlerle karşılaşılmaktadır. Bu tıkanıklık su baskınlarına neden olmakta, aynı zamanda insan sağlılığına olumsuz etki edecek mikropların da çevreye yayılma riskini de ortaya çıkarmaktadır.

1. Kanalların tıkanması gelişmiş bir şehirde asla görülmemesi gereken bir problemdir ve şehir insanının karşılaşmak istemediği bir durumdur. Dolayısıyla hızla gelişmekte olan ülkemizde de ve özellikle İstanbul’da bu konuya çok önem verilmektedir. Kanallardaki pislik herhangi bir sızıntı durumunda çevreye ve insan sağlığına da çok ciddi zararlar verdiği gibi, kanalın taşması durumunda etrafa yayılacak kötü kokular çok rahatsız edicidir.

2. Yerleşim yerlerindeki sokak ve caddelerde bulunan logarların, yağmur suyu ızgara ve bacalarını yenileme, temizleme gibi yapılacak çalışmalar belediyenin asli görevleri arasında bulunmaktadır.

3. İstanbul Genelinde logarların bakım ve temizlenmesi, yağmursuyu ızgara ve baca yenileme, temizleme işlemleri ile yağmursuyu bacalarının yol kotuna yükseltilmesi önemle takip edilmeli, tıkalı bacalar derhal açılarak, açık kalmaları içi gerekli özen gösterilmeli tedbirler alınmalıdır.

4. Organize sanayi bölgeleri ve fabrikaların alt yapı temizliği aylık yada yıllık periyodik altyapı bakımlarının yapılıp yapılmadığı gözden geçirilmelidir. Yine rögar, ızgara, baca ve kanal tıkanıklarının giderilmesi durumu gözden geçirilmelidir.

Yapılan ve yapılacak söz konusu çalışmalar hakkında grubumuzun bilgilendirilmesi için önergemizin başkanlık makamına havale edilmesini saygılarımızla arz ederiz.